Türkçe | İngilizce | |
---|---|---|
General | ||
Genel | büyük bir farkla | by far zf. |
Colloquial | ||
Konuşma Dili | büyük bir farkla | ainec (and it's not even close) expr. |
Konuşma Dili | büyük bir farkla | ainec (and it's not even close) expr. |
Türkçe | İngilizce | |
---|---|---|
General | ||
Genel | büyük bir farkla yenmek | smite hip and thigh f. |
Proverb | ||
Atasözü | başarının kıl payıyla ya da büyük bir farkla kaçırılmasının önemi yoktur | a miss is as good as a mile |
Colloquial | ||
Konuşma Dili | ve büyük bir farkla | and it's not even close expr. |
Idioms | ||
Deyim | çok büyük bir farkla ikinci olmak | be a poor second [uk] f. |
Deyim | çok büyük bir farkla üçüncü olmak | be a poor third [uk] f. |
Deyim | çok büyük bir farkla ikinci olmak | come a poor second [uk] f. |
Deyim | çok büyük bir farkla üçüncü olmak | come a poor third [uk] f. |
Deyim | (birinci ile arasında) çok büyük bir farkla ikinci gelmek | be a poor second [uk] f. |
Deyim | (birinci ile arasında) çok büyük bir farkla ikinci gelmek | come a poor second [uk] f. |
Deyim | çok büyük bir farkla ikinci, üçüncü olmak/gelmek | be/come a poor second, third f. |
Slang | ||
Argo | büyük bir farkla yenmek | cream f. |