Türkçe | İngilizce | |
---|---|---|
General | ||
Genel | bağımsız bir şekilde | sovereignly zf. |
Türkçe | İngilizce | |
---|---|---|
Phrasals | ||
Öbek Fiiller | bir şeyi devralıp onu azimle/bağımsız bir şekilde yürütmek | run with something f. |
Law | ||
Hukuk | belirli bir bölgede uyruğu veya vatandaşlığından bağımsız olarak herkese benzer şekilde uygulanan kanun | territorial law i. |
Institutes | ||
Kurum/Kuruluş | maliye bakanlığından bağımsız bir şekilde kamu maliyesi ve ekonomi değerlendirmeleri yapan bir devlet dairesi | obr [uk] kısalt. |
Automotive | ||
Otomotiv | otomobilde her bir tekerin bağımsız şekilde dikey hareketini sağlayan ön tekerlek süspansiyonu | knee action i. |
Medical | ||
Medikal | her bir akciğerin kapasitesinin birbirinden bağımsız şekilde ölçülmesi | bronchospirometry i. |
Biology | ||
Biyoloji | sitoplazmada bağımsız bir şekilde veya kromozomun parçası olarak bulunabilen plazmit | episome i. |