be something of a - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

be something of a

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


"be something of a" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 2 sonuç

İngilizce Türkçe
General
be something of a f. biri kendi çapında bir ... olmak
be something of a f. gibi bir şey olmak

"be something of a" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 87 sonuç

İngilizce Türkçe
General
be a victim of (somebody/something) f. kurbanı olmak
be fond of (something/someone) a lot f. çok hoşlanmak
be a strict follower of something f. sıkı takipçisi olmak
be a sign of the bad quality of something f. bir şeyin kötü kalitesinin işareti olmak
be a part of something f. bir şeylerin bir parçası olmak
be a big fan of something/someone f. bir şeyin veya bir kimsenin büyük bir hayranı olmak
Colloquial
be a fan of (someone or something) f. (birinin/bir şeyin) hayranı olmak
be a fan of (someone or something) f. (birini/bir şeyi) tutmak
be a fan of (someone or something) f. (birini/bir şeyi) desteklemek
be a fan of (someone or something) f. (birinin/bir şeyin) destekçisi olmak
be a fan of (someone or something) f. (birini/bir şeyi) çok sevmek
be a fan of (someone or something) f. (birine/bir şeye) ilgi duymak
be a fan of (someone or something) f. (birini/bir şeyi) beğenmek
be a fan of (someone or something) f. (birini/bir şeyi) takdir etmek
be not much of a (something) f. pek de iyi (bir şey) olmamak
be not much of a (something) f. pek matah (bir şey) olmamak
be not much of a (something) f. o kadar da iyi (bir şey) olmamak
be not much of a (something) f. pek etkileyici (bir şey) olmamak
not be much of a something f. pek de iyi bir şey olmamak
not be much of a something f. pek matah bir şey olmamak
not be much of a something f. o kadar da bir şey olmamak
not be much of a something f. pek de bir şey olmamak
not be much of a something f. pek de etkileyici bir şey olmamak
Idioms
be within a whisker of (something) f. (bir şeye) ramak/az kalmak
be within a whisker of (something) f. az daha/neredeyse (bir şey) yapacak olmak
be within a whisker of (something) f. (bir şeyi) ucu ucuna/kıl payı/son anda kaçırmak
be within a whisker of (something) f. (bir şeyden) ucu ucuna/kıl payı/son anda kurtulmak
be within a whisker of (something) f. (bir şeyle) burun buruna gelmek
be/stay one jump a head (of somebody/something) f. (hep) bir adım önünde/ilerisinde olmak
be/stay one jump a head (of somebody/something) f. (hep) bir basamak üstünde olmak
be/stay one jump a head (of somebody/something) f. avantajlı durumda olmak
be/stay one jump a head (of somebody/something) f. avantajlı durumunu korumak
be of a single mind about something f. aynı düşünmek
be of a single mind about something f. aynı fikirde olmak
be a fully paid-up member of something f. daimi üye olmak
be a card-carrying member of something f. daimi üye olmak
be of a single mind about something f. hemfikir olmak
be a fully paid-up member of something f. resmi üye olmak
be a card-carrying member of something f. resmi üye olmak
be one jump a head (of somebody/something) f. (birinin ya da bir şeyin) önüne geçmek
be one jump a head (of somebody/something) f. (birini ya da bir şeyi) geride bırakmak
be one jump a head (of somebody/something) f. (birini) geçmek
be a model of (something) f. (bir şeyin) modeli olmak
be a model of (something) f. (bir şeyin) ideal bir örneği olmak
be a model of (something) f. (bir şeyin) ideal bir biçimi/versiyonu olmak
be a model of (something) f. (bir şeyin) kusursuz bir örneği olmak
be a model of (something) f. (bir şeyin) ideal bir numunesi olmak
be a mass of something f. bir şey yığını olmak
be a mass of something f. bir şeyle kaplı olmak
be a mass of something f. bir şeyle dolu olmak
be a mass of something f. her yanı bir şeyle sarılmış/kaplı olmak
be a shining example (of someone or something) f. (birinin/bir şeyin) mükemmel bir örneği olmak
be a shining example (of someone or something) f. (birinin/bir şeyin) ideal bir örneği olmak
be a shining example (of someone or something) f. (birinin/bir şeyin) çok iyi bir örneği olmak
be a shining example (of someone or something) f. (birinin/bir şeyin) kusursuz bir örneği olmak
be a slave of (something) f. (bir şeyin) kölesi olmak
be a slave of (something) f. (bir şeye) aşırı derecede düşkün olmak
be a slave of (something) f. (bir şeyin) aşırı derecede etkisi altında olmak
be a slave of (something) f. tüm vaktini/enerjisini (bir şeye) harcamak
be a slave of (something) f. (bir şeyin) bağımlısı olmak
be in with a shout (of something/of doing something) f. (bir şeyi/bir şeyi yapmayı) başarması muhtemel/olası olmak
be in with a shout (of something/of doing something) f. (bir şeyi/bir şeyi yapmayı) başarma şansı çok yüksek olmak
be in with a shout (of something/of doing something) f. (bir şeyi/bir şeyi yapmayı) büyük ihtimalle/olasılıkla başaracak olmak
be in with a shout (of something/of doing something) f. (bir şeyi) kazanma/yapma şansı çok yüksek olmak
be a matter of (doing something) f. (bir şey yapma) meselesi olmak
be a matter of (doing something) f. (bir şey yapmaya) bağlı olmak
be (all) a matter of something/doing something f. (tamamen) bir şey/bir şey yapma meselesi olmak
be (all) a matter of something/doing something f. (tamamen) bir şeye/bir şey yapmaya bağlı olmak
be a matter of something/doing something f. bir şey/bir şey yapma meselesi olmak
be a matter of something/doing something f. bir şeye/bir şey yapmaya bağlı olmak
be a shining example (of somebody/something) f. (birinin/bir şeyin) mükemmel bir örneği olmak
be a shining example (of somebody/something) f. (birinin/bir şeyin) ideal bir örneği olmak
be a shining example (of somebody/something) f. (birinin/bir şeyin) çok iyi bir örneği olmak
be a shining example (of somebody/something) f. (birinin/bir şeyin) kusursuz bir örneği olmak
be a slave to/of something f. bir şeyin kölesi/bir şeye köle olmak
be a slave to/of something f. bir şeye aşırı derecede düşkün olmak
be a slave to/of something f. bir şeyin aşırı derecede etkisi altında olmak
be a slave to/of something f. tüm vaktini/enerjisini bir şeye harcamak
be a slave to/of something f. bir şeyin bağımlısı/bir şeye bağımlı olmak
be a model of (something) f. (bir şeyin) modeli olmak
be a model of (something) f. (bir şeyin) ideal bir örneği olmak
be a model of (something) f. (bir şeyin) ideal bir biçimi/versiyonu olmak
be a model of (something) f. (bir şeyin) ideal bir numunesi olmak
be within a whisker of something/of doing something f. bir şeyin/bir şeyi yapmanın eşiğinde olmak
be within a whisker of something/of doing something f. bir şeyle/bir şeyi yapmakla burun buruna olmak
be within a whisker of something/of doing something f. bir şeye/bir şeyi yapmaya ramak kalmak
be within a whisker of something/of doing something f. bir şey neredeyse olmak/bir şeyi neredeyse yapmak