İngilizce | Türkçe | |
---|---|---|
General | ||
Genel | bind up f. | bandajla sarmak |
Phrasals | ||
Öbek Fiiller | bind up f. | birini ya da bir şeyi bir maddeyle kaplamak |
Öbek Fiiller | bind up f. | sarmak |
Öbek Fiiller | bind up f. | sargılamak |
Öbek Fiiller | bind up f. | sarıp sarmalamak |
İngilizce | Türkçe | |
---|---|---|
Phrasals | ||
Öbek Fiiller | bind up in f. | tüm ilgisini vermek |
Öbek Fiiller | bind up in f. | tüm dikkatini vermek |
Öbek Fiiller | bind someone or something up (in something) f. | birini ya da bir nesneyi bir şeyle sarmak |
Öbek Fiiller | bind someone or something up (in something) f. | birini ya da bir nesneyi bir şeyle bağlamak |
Öbek Fiiller | bind up with (something) f. | (bir şeyle) sarmak |
Öbek Fiiller | bind up with (something) f. | (bir şeyle) kaplamak |
Öbek Fiiller | bind up with (something) f. | (bir şeyle) sarıp sarmalamak |
Öbek Fiiller | bind up with (something) f. | (bir şeyle) sarmalamak |
Öbek Fiiller | bind up with (something) f. | (bir şeyle) sargılamak |
Öbek Fiiller | bind up with (something) f. | (bir şeyle) birlikte bağlamak/sarmak |
Öbek Fiiller | bind up with (something) f. | bir araya getirip (bir şeyle) sarmak/bağlamak |
Öbek Fiiller | bind up with (something) f. | (bir şeyle) birbirine bağlamak |
Idioms | ||
Deyim | bind up wounds f. | yaraları sarmak |
Medical | ||
Medikal | set and bind up a broken bone f. | kırık sarmak |