Türkçe | İngilizce | |
---|---|---|
Phrasals | ||
Öbek Fiiller | bir şey dolu olmak | abound in something f. |
Türkçe | İngilizce | |
---|---|---|
General | ||
Genel | (bir şey ile) dolu olmak | abound with f. |
Genel | bir şey ile dolu olmak | be littered with f. |
Phrasals | ||
Öbek Fiiller | (bir şey) dolu olmak | stink with (something) f. |
Idioms | ||
Deyim | bir şey yönünden dolu/bilgili olmak | be strong on something f. |
Deyim | (bir/bir şey) dolu olmak | be swimming with (someone or something) f. |
Deyim | ağzına kadar (bir şey) dolu olmak | brim with (something) f. |