Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Eşanlam
Hakkımızda
Araçlar
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Hakkımızda
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce
Geçmiş
bir şeyi yapabilmek
"bir şeyi yapabilmek"
teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 2 sonuç
Kategori
Türkçe
İngilizce
Idioms
1
Deyim
bir şeyi yapabilmek
able to do it
f.
2
Deyim
bir şeyi yapabilmek
able to do something
f.
"bir şeyi yapabilmek"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 47 sonuç
Kategori
Türkçe
İngilizce
Phrasals
1
Öbek Fiiller
sonunda (bir şeyi) yapabilmek
get around to (doing something)
f.
2
Öbek Fiiller
vakit ayırıp/bulup (bir şeyi) yapabilmek
get around to (doing something)
f.
3
Öbek Fiiller
(bir şeyi yapabilmek) için zaman/vakit bulmak
get around to (doing something)
f.
4
Öbek Fiiller
onunda (bir şeyi) yapabilmek
get around to (something)
f.
5
Öbek Fiiller
vakit ayırıp/bulup (bir şeyi) yapabilmek
get around to (something)
f.
6
Öbek Fiiller
(bir şeyi yapabilmek) için zaman/vakit bulmak
get around to (something)
f.
7
Öbek Fiiller
devam edebilmek/bir şey yapabilmek için (birini/bir şeyi) beklemek
wait on (someone or something)
f.
8
Öbek Fiiller
devam edebilmek/bir şey yapabilmek için (birini/bir şeyi) beklemek
wait upon (someone or something)
f.
Proverb
9
Atasözü
bir şeyi yapabilmek/bir işi yürütebilmek için önce gereken hazırlıkları yapmalısın
you need to bait the hook to catch the fish
Idioms
10
Deyim
bir şeyi gözü kapalı yapabilmek
be able to (do something) in (one's) sleep
f.
11
Deyim
bir şeyi büyük kolaylıkla-hiç zorlanmadan yapabilmek
be able to (do something) in (one's) sleep
f.
12
Deyim
bir şeyi yapabilmek için önünün açık olduğunu görmek/fark etmek
see your way clear to doing something
f.
13
Deyim
bir şeyi çok iyi yapabilmek
have something at one's fingertips
f.
14
Deyim
(bir şeyi) gözü kapalı yapmak/yapabilmek
able to do something standing on one's head
f.
15
Deyim
(bir şeyi) gözü kapalı yapmak/yapabilmek
be able to do something blindfolded
f.
16
Deyim
(bir yeri bulabilmek/bir şeyi yapabilmek için) akla karayı seçmek
have the devil's own job to do something
f.
17
Deyim
(bir yeri bulabilmek/bir şeyi yapabilmek için) akla karayı seçmek
have the devil's own job doing something
f.
18
Deyim
bir şeyi çok rahat yapabilmek
be able to do something in your sleep
f.
19
Deyim
(bir şeyi) gözü kapalı (yapabilmek)
able to (do something) blindfolded
f.
20
Deyim
(bir şeyi) gözü kapalı (yapabilmek)
able to (do something) with (one's) eyes closed
f.
21
Deyim
bir şeyi yapabilmek/gerçekleştirebilmek
able to cut something
f.
22
Deyim
(bir şeyi) gözü kapalı yapabilmek
could (do something) in (one's) sleep
f.
23
Deyim
(bir şeyi) kolayca/rahatça yapabilmek
could (do something) in (one's) sleep
f.
24
Deyim
(bir şeyi) hiç zorlanmadan yapabilmek
could (do something) in (one's) sleep
f.
25
Deyim
(bir şeyi) gözü kapalı yapabilmek
could (do something) standing on (one's) head
f.
26
Deyim
(bir şeyi) kolayca/rahatça yapabilmek
could (do something) standing on (one's) head
f.
27
Deyim
(bir şeyi) hiç zorlanmadan yapabilmek
could (do something) standing on (one's) head
f.
28
Deyim
(bir şeyi) gözü kapalı yapabilmek
could (do something) with (one's) eyes closed
f.
29
Deyim
(bir şeyi) kolayca/rahatça yapabilmek
could (do something) with (one's) eyes closed
f.
30
Deyim
(bir şeyi) hiç zorlanmadan yapabilmek
could (do something) with (one's) eyes closed
f.
31
Deyim
(bir şeyi) gözü kapalı yapabilmek
could (do something) with (one's) eyes shut
f.
32
Deyim
(bir şeyi) kolayca/rahatça yapabilmek
could (do something) with (one's) eyes shut
f.
33
Deyim
(bir şeyi) hiç zorlanmadan yapabilmek
could (do something) with (one's) eyes shut
f.
34
Deyim
(bir şeyi) kolayca/rahatça yapabilmek
could (do something) with one arm tied behind (one's) back
f.
35
Deyim
(bir şeyi) hiç zorlanmadan yapabilmek
could (do something) with one arm tied behind (one's) back
f.
36
Deyim
(bir şeyi) tek eliyle bile yapabilmek
could (do something) with one arm tied behind (one's) back
f.
37
Deyim
(bir şeyi) kolayca/rahatça yapabilmek
could (do something) with one hand tied behind (one's) back
f.
38
Deyim
(bir şeyi) hiç zorlanmadan yapabilmek
could (do something) with one hand tied behind (one's) back
f.
39
Deyim
(bir şeyi) tek eliyle bile yapabilmek
could (do something) with one hand tied behind (one's) back
f.
40
Deyim
bir şeyi gözün kapalı yapabilmek
could do something with your eyes closed
f.
41
Deyim
bir şeyi kolayca/rahatça yapabilmek
could do something with your eyes closed
f.
42
Deyim
bir şeyi hiç zorlanmadan yapabilmek
could do something with your eyes closed
f.
43
Deyim
bir şeyi gözün kapalı yapabilmek
could do something with your eyes shut
f.
44
Deyim
bir şeyi kolayca/rahatça yapabilmek
could do something with your eyes shut
f.
45
Deyim
bir şeyi hiç zorlanmadan yapabilmek
could do something with your eyes shut
f.
46
Deyim
bir şeyi çok iyi yapabilmek
have something at your fingertips
f.
47
Deyim
bir şeyi yapabilmek için önünün açık olduğunu görmek/fark etmek
see your way to doing something
f.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of bir şeyi yapabilmek
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy