Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Eşanlam
Hakkımızda
Araçlar
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Hakkımızda
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Almanca - İngilizce
Geçmiş
bir iyilik
"bir iyilik"
teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 1 sonuç
Kategori
Türkçe
İngilizce
General
1
Genel
bir iyilik
a good turn
i.
"bir iyilik"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 69 sonuç
Kategori
Türkçe
İngilizce
General
1
Genel
bir iyilik yapma
accommodation
i.
2
Genel
birine bir şey karşılığında yapılan iyilik
backscratch
i.
3
Genel
bir iyilik yaptıktan sonra başka bir iyilik daha yapma ihtimalinin azalması
moral licensing
i.
4
Genel
(yardım/bir iyilik vb) istemek
solicit
f.
5
Genel
bir iyilik yapmak
accommodate
f.
6
Genel
bir iyilik edip de bir yardımda bulunmak
be good enough to
f.
7
Genel
bir iyilik istemek
ask for a favor
f.
8
Genel
birisine bir iyilik yapmak
do someone a favor
f.
9
Genel
birisine bir iyilik yapmak
do someone a good turn
f.
10
Genel
bir iyilik yapmak
do a favor
f.
11
Genel
bir iyilik yapmak
do a favour
f.
12
Genel
bir iyilik istemek
ask for a favour
f.
13
Genel
bir iyilik istemek
ask for a favor
f.
14
Genel
birine bir şey karşılığında iyilik yapmak
backscratch
f.
15
Genel
bir iyilik yapmak
do a favour
f.
16
Genel
küçük bir iyilik niteliğinde
incruental [obsolete]
s.
Phrasals
17
Öbek Fiiller
birine bir iyilik yapmak/göstermek
oblige someone by something
f.
18
Öbek Fiiller
(birine) bir iyilik yapmak/göstermek
oblige (one) with (something)
f.
19
Öbek Fiiller
birine bir iyilik yapmak/göstermek
oblige someone with something
f.
20
Öbek Fiiller
(bir iyilik, hediye, para, tazminat) teklif etmek
offer to
f.
21
Öbek Fiiller
karşılığında iyilik bekleyerek bir iyilik yapmak
scratch back
f.
Colloquial
22
Konuşma Dili
küçük bir iyilik
a small favor
i.
23
Konuşma Dili
iyilik/yardım amacıyla bir yayında veya röportajda bir şeyin reklamını yapma
plug
i.
24
Konuşma Dili
(birine) bir iyilik yapmak
do (one) a favor
f.
25
Konuşma Dili
(yapılan bir iyilik sonunda söylenir) sana borçluyum/bu iyiliğini unutmam
iou (I owe you)
expr.
26
Konuşma Dili
(yapılan bir iyilik sonunda söylenir) sana borçluyum/bu iyiliğini unutmam
iou1 (I owe you one)
expr.
Idioms
27
Deyim
birinden bir iyilik koparmaya çalışmak
put the acid on someone
f.
28
Deyim
birinden bir iyilik istemek
request a favor of someone
f.
29
Deyim
birine bir iyilik yapmak
do someone a favor
f.
30
Deyim
birine bir iyilik yapmak
do someone a good turn
f.
31
Deyim
bir kişiye iyilik yapmak istiyorsan ona balık verme, balık tutmayı öğret
teach a man to fish
f.
32
Deyim
(bir şeyi) iyilik olsun diye yapmak
do (something) for the best
f.
33
Deyim
bir şeyi iyilik olsun diye söylemek/yapmak
mean/do something for the best
f.
34
Deyim
(birine/bir şeye) karşı iyilik ve merhamet hissetmeyi bırakmak
harden (one's) heart against (someone or something)
f.
35
Deyim
(birine) bir iyilik yapmak
do (one) a kindness
f.
36
Deyim
birine bir iyilik yapmak
do someone a kindness
f.
37
Deyim
(birine) bir iyilik yapmak
do (one) a service
f.
38
Deyim
(birine/kendine) bir iyilik yapmak
do (someone or oneself) a favor
f.
39
Deyim
(kendine) bir iyilik yapmak
do (oneself) a favor
f.
40
Deyim
birine bir iyilik yapmak
do somebody a good turn
f.
41
Deyim
(birine/bir şeye/kendine) iyilik etmemek
not do (someone, something, or oneself) any favors
f.
42
Deyim
(yapılan bir iyilik sonunda söylenir) sana borçluyum/bu iyiliğini unutmam
I owe you one
expr.
43
Deyim
iyilik konusunda birinin/bir şeyin yanından/yakınından bile geçemez
not half as good as somebody/something
expr.
Speaking
44
Konuşma
bana bir iyilik/güzellik yap
do me a solid
expr.
45
Konuşma
bana bir iyilik yapar mısın?
can you do me a favour?
expr.
46
Konuşma
bana bir iyilik yap
do me a favour
expr.
47
Konuşma
bana bir iyilik yapar mısın?
can you do me a favor?
expr.
48
Konuşma
bana bir iyilik yap
do me a favor
expr.
49
Konuşma
bana bir iyilik yap!
do me a favor!
expr.
50
Konuşma
bana bir iyilik yapar mısın?
could you do me a favor?
expr.
51
Konuşma
bana bir iyilik yap!
do me a favour!
expr.
52
Konuşma
bize bir iyilik yap
do us all a favour
expr.
53
Konuşma
bana bir iyilik yap
do me favour
expr.
54
Konuşma
bana bir iyilik yap ve gülümse
do me a favour and smile
expr.
55
Konuşma
hepimize bir iyilik yapıyorum
I'm doing us all a favor
expr.
56
Konuşma
neden hepimize büyük bir iyilik yapmıyorsun?
why don't you do us all a big favor?
expr.
57
Konuşma
ona bir iyilik yapalım
let's do her a favour
expr.
58
Konuşma
kendinize bir iyilik yapın
do yourself a favor
expr.
59
Konuşma
ona bir iyilik yapalım
let's do him a favour
expr.
60
Konuşma
kendine bir iyilik yap
do yourself a favour
expr.
61
Konuşma
ona bir iyilik yapalım
let's do him a favor
expr.
62
Konuşma
kendine bir iyilik yap
do yourself a favor
expr.
63
Konuşma
ona bir iyilik yapalım
let's do her a favor
expr.
64
Konuşma
senden ufak bir iyilik istiyorum
I want to ask you a little favor
expr.
65
Konuşma
sizden bir iyilik istiyorum
I'm asking you a favor
expr.
66
Konuşma
senden bir iyilik isteyebilir miyim?
can I ask a favor of you?
expr.
Mythology
67
Mitoloji
genellikle büyü gücünü iyilik için kullanan bir cüce
fairy
i.
Slang
68
Argo
(birine) bir iyilik yapmak
do (one) a solid
f.
British Slang
69
İngiliz Argosu
bana bir iyilik yap
do me a lemon
expr.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of bir iyilik
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy