birbirinden bağımsız - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

birbirinden bağımsız



"birbirinden bağımsız" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 1 sonuç

Türkçe İngilizce
General
birbirinden bağımsız independent of each other s.

"birbirinden bağımsız" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 25 sonuç

Türkçe İngilizce
General
birbirinden bağımsız birimlerden oluşmayan unitless s.
normalde birbirinden bağımsız veya farklı çıkarlara sahip tarafları birbirine bağlama cross-cutting s.
Trade/Economic
firmanın farklı ürün gruplarındaki müşterilerine birbirinden bağımsız bayiler aracılığıyla hizmet verdiği sistem service-firm-sponsored retail franchising i.
iki taraf arasında birbirinden bağımsız yapılan ticari işlemler arm's length transactions i.
Law
aynı kişinin eylemlerinin birbirinden bağımsız suç teşkil etmesi halinde verilen mahkeme kararı overlapping punishment i.
aynı kişinin eylemlerinin birbirinden bağımsız suç teşkil etmesi halinde verilen mahkeme kararı concurrent sentence i.
aynı kişinin eylemlerinin birbirinden bağımsız suç teşkil etmesi halinde verilen mahkeme kararı consecutive sentence i.
Media
birbirinden bağımsız hikayeler anlatan ve mini diziden daha çok bölümü olan seri yayın maxi-series i.
Technical
birbirinden bağımsız olarak erişilebilen birden fazla veri tabanı bulunan (bilgisayar diski veya kutucuk) multivolume s.
Computer
birbirinden bağımsız web servisi sağlayıcılarının uygulamalarını bir araya getirerek yeni bir uygulama oluşturma mashup i.
Informatics
bilgilerin birbirinden bağımsız şekilde saklanması ve çağrılabilmesini sağlayan elektronik ortam random access i.
Telecom
bağımsız ve birbirinden ayrı olup semboller arası paraziti önleyen (telsiz sinyalleri) orthogonal i.
Medical
her bir akciğerin kapasitesinin birbirinden bağımsız şekilde ölçülmesi bronchospirometry i.
Statistics
birbirinden bağımsız ve aynı dağılıma sahip independent and identically distributed i.
eldeki verilerin görsel değerlendirmeye dayalı olarak alındığı durumlarda aynı durumu birbirinden bağımsız olarak aynı anda aynı ölçüm aracı ile ölçmeye çalışan sistem kappa coefficient i.
Botanic
dişilik organlarının birbirinden bağımsız olması apocarpy i.
birbirinden bağımsız dişilik organları olan apocarpous s.
Religious
isa'nın ilahi ve insani olmak üzere iki farklı varlığının birbirinden bağımsız olduğunu ve isa'nın tek kutsal bir kişiliği olduğunu iddia eden dini akım nestorianism i.
iyi ve kötü olmak üzere birbirinden bağımsız iki kutsal varoluşun bulunduğu öğretisi dualism i.
isa'nın ilahi ve insani olmak üzere iki farklı varlığının birbirinden bağımsız olduğuna inanan ve isa'nın tek kutsal bir kişiliği olduğunu kabul etmeyen nestorian s.
Military
birbirinden bağımsız iki ateşleme sisteminden oluşup hem elektrikle hem de elektriksiz çalışabilen düzenek dual-firing circuit i.
birbirinden bağımsız birden fazla savaş başlığı taşıyabilen (füze) multiwarhead s.
Music
birkaç kişinin birbirinden bağımsız bölümleri seslendirdiği vokal müzik part music i.
Librarianship
tek ciltte derlenen birbirinden bağımsız çalışma veya yazılar miscellanies i.
Anthropology
birbirinden bağımsız birden fazla atadan gelen insan nesli polygeny i.