Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Eşanlam
Hakkımızda
Araçlar
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Hakkımızda
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce
Fransızca - İngilizce
Almanca - İngilizce
Geçmiş
charge someone
"charge someone"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 81 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
General
1
Genel
charge (someone) with
f.
ile görevlendirmek
2
Genel
speak to someone in charge
f.
yetkiliyle konuşmak
3
Genel
speak to someone in charge
f.
bir yetkiliyle görüşmek
4
Genel
speak to someone in charge
f.
bir yetkiliyle konuşmak
5
Genel
charge someone with
f.
hakkında suçlamada bulunmak
6
Genel
bring a charge against someone
f.
yasal işlem başlatmak
7
Genel
speak to someone in charge
f.
yetkiliyle görüşmek
8
Genel
talk to someone in charge
f.
bir yetkiliyle görüşmek
9
Genel
talk to someone in charge
f.
yetkiliyle görüşmek
10
Genel
speak to someone in charge
f.
yetkili personel ile görüşmek
11
Genel
leave someone in charge
f.
birini görevlendirmek
Phrasals
12
Öbek Fiiller
charge something up to someone or something
f.
belli bir hesaptan veya kredi kartından ödemek/harcamak
13
Öbek Fiiller
charge something up to someone or something
f.
bir ödemeyi şirketin vs. hesabına yazmak
14
Öbek Fiiller
charge something up to someone or something
f.
bir ödemeyi belli bir hesaba yazmak
15
Öbek Fiiller
charge at (someone or something)
f.
(birine veya bir şeye) saldırmak
16
Öbek Fiiller
charge at (someone or something)
f.
(birine veya bir şeye) doğru hamle/atak yapmak
17
Öbek Fiiller
charge at (someone or something)
f.
(birine veya bir şeye) hücum etmek
18
Öbek Fiiller
charge down on (someone or something)
f.
(birine veya bir şeye) saldırmak
19
Öbek Fiiller
charge down on (someone or something)
f.
(birine veya bir şeye) doğru hamle/atak yapmak
20
Öbek Fiiller
charge down on (someone or something)
f.
(birine veya bir şeye) hücum etmek
21
Öbek Fiiller
charge down on (someone or something)
f.
(birine veya bir şeye) doğru yıldırım gibi yaklaşmak
22
Öbek Fiiller
charge down on (someone or something)
f.
(birine veya bir şeye) doğru hızla yaklaşmak
23
Öbek Fiiller
charge down on (someone or something)
f.
(birine veya bir şeye) doğru atağa geçmek
24
Öbek Fiiller
charge down on someone or something
f.
birine veya bir şeye saldırmak
25
Öbek Fiiller
charge down on someone or something
f.
birine veya bir şeye doğru hamle/atak yapmak
26
Öbek Fiiller
charge down on someone or something
f.
birine veya bir şeye hücum etmek
27
Öbek Fiiller
charge down on someone or something
f.
birine veya bir şeye doğru hızla yaklaşmak
28
Öbek Fiiller
charge down on someone or something
f.
birinin veya bir şeyin üstüne dört nala koşmak
29
Öbek Fiiller
charge down on someone or something
f.
birinin veya bir şeyin üstüne hızla sürmek
30
Öbek Fiiller
charge down on someone or something
f.
birinin veya bir şeyin üstüne çullanmak
31
Öbek Fiiller
charge down on someone or something
f.
birine veya bir şeye zincirden boşanmış gibi yaklaşmak/koşmak/saldırmak
32
Öbek Fiiller
charge (of someone or something)
f.
(birinin/bir şeyin) kontrolü
33
Öbek Fiiller
charge (of someone or something)
f.
(birinin/bir şeyin) yönetimi
34
Öbek Fiiller
charge (of someone or something)
f.
(birinin/bir şeyin) sorumluluğu
35
Öbek Fiiller
charge someone or something (with) something
f.
birine/bir şeye bir şeyi ödetmek
36
Öbek Fiiller
charge someone or something (with) something
f.
birini/bir şeyi bir şeyle cezalandırmak
37
Öbek Fiiller
charge someone with something
f.
birini bir şeyle suçlamak
38
Öbek Fiiller
charge someone with something
f.
birini bir şeyle itham etmek
39
Öbek Fiiller
charge someone with something
f.
birinin üzerine bir suç atmak
40
Öbek Fiiller
charge someone with something
f.
birini bir şeyden sorumlu tutmak
41
Öbek Fiiller
charge someone with something
f.
birini bir şeyle görevlendirmek
42
Öbek Fiiller
charge someone with something
f.
bir şeyin sorumluluğunu birine vermek
43
Öbek Fiiller
charge someone with something
f.
birine bir şey yapmasını buyurmak/emretmek
44
Öbek Fiiller
charge someone with something
f.
birinden bir şey yapmasını istemek
Phrases
45
İfadeler
in the charge of (someone)
expr.
(birinin) sorumluluğunda
46
İfadeler
in the charge of (someone)
expr.
(birinin) bakımı altında
47
İfadeler
in the charge of (someone)
expr.
(birinin) himayesinde
48
İfadeler
in the charge of (someone)
expr.
(birinin) bakımında
49
İfadeler
in the charge of (someone)
expr.
(birine) emanet
Colloquial
50
Konuşma Dili
put someone in charge
f.
birini görevlendirmek
Idioms
51
Deyim
leave (someone or something) in the charge of (someone)
f.
birine emanet etmek
52
Deyim
leave (someone or something) in the charge of (someone)
f.
birine emanet bırakmak
53
Deyim
leave (someone or something) in the charge of (someone)
f.
birinin sorumluluğuna bırakmak
54
Deyim
leave (someone or something) in the charge of (someone)
f.
ilgilenmesi için birine bırakmak
55
Deyim
leave (someone or something) in the charge of (someone)
f.
(birine veya bir şeye) bakma işini birine bırakmak
56
Deyim
place (someone or something) in the charge of (someone)
f.
birine emanet etmek
57
Deyim
place (someone or something) in the charge of (someone)
f.
birine emanet bırakmak
58
Deyim
place (someone or something) in the charge of (someone)
f.
birinin sorumluluğuna bırakmak
59
Deyim
place (someone or something) in the charge of (someone)
f.
ilgilenmesi için birine bırakmak
60
Deyim
place (someone or something) in the charge of (someone)
f.
(birine veya bir şeye) bakma işini birine bırakmak
61
Deyim
charge someone an arm and a leg
f.
anasının nikahını istemek
62
Deyim
level a charge against someone
f.
biri hakkında bir iddiada/şikayette bulunmak/dava açmak
63
Deyim
place a charge against someone
f.
biri hakkında bir iddiada/şikayette bulunmak/dava açmak
64
Deyim
give someone a charge
f.
haz vermek
65
Deyim
give someone a charge
f.
heyecan vermek
66
Deyim
give someone a charge
f.
keyif vermek
67
Deyim
be in the charge of (someone)
f.
(birinin) bakımı altında olmak
68
Deyim
be in the charge of (someone)
f.
(birinin) sorumluluğunda olmak
69
Deyim
be in the charge of (someone)
f.
(birinin) bakımında olmak
70
Deyim
be in the charge of (someone)
f.
(birinin) himayesinde olmak
71
Deyim
bring a charge against someone or something
f.
birinden/bir şeyden şikayetçi olmak
72
Deyim
bring a charge against someone or something
f.
birini/bir şeyi suçlamak
73
Deyim
bring a charge against someone or something
f.
biri/bir şey hakkında suçlamada bulunmak
74
Deyim
bring a charge against someone or something
f.
biri/bir şey hakkında suç duyurusunda bulunmak
75
Deyim
bring a charge against someone or something
f.
biri/bir şey hakkında yasal işlem başlatmak
76
Deyim
bring a charge against (someone)
f.
(birine) karşı suçlamada bulunmak
77
Deyim
bring a charge against (someone)
f.
(birinden) şikayetçi olmak
Speaking
78
Konuşma
I'd like to speak to someone in charge
expr.
bir yetkiliyle görüşmek istiyorum
79
Konuşma
I want to speak to someone in charge
expr.
bir yetkiliyle görüşmek istiyorum
Law
80
Hukuk
charge someone with murder
f.
cinayetle suçlamak
81
Hukuk
charge someone with fraud
f.
sahtekarlıkla suçlamak
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of charge someone
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy