Türkçe | İngilizce | |
---|---|---|
General | ||
Genel | etrafını çevrelemek | overrun f. |
Genel | etrafını çevrelemek | imborder [obsolete] f. |
Genel | etrafını çevrelemek | imbosom f. |
Genel | etrafını çevrelemek | imbound [obsolete] f. |
Genel | etrafını çevrelemek | circumvolve [obsolete] f. |
Genel | etrafını çevrelemek | inwheel f. |
Genel | etrafını çevrelemek | siege f. |
Phrasals | ||
Öbek Fiiller | etrafını çevrelemek | coil around f. |
Archaic | ||
Eski Kullanım | etrafını çevrelemek | incircle f. |
Türkçe | İngilizce | |
---|---|---|
General | ||
Genel | yakarak idam etmek için etrafını çalı çırpıyla çevrelemek | faggot f. |
Genel | yakarak idam etmek için etrafını çalı çırpıyla çevrelemek | fagot f. |
Genel | etrafını duvarla çevrelemek | intermure f. |
Phrasals | ||
Öbek Fiiller | (birinin ya da bir şeyin etrafını) çevrelemek | coil around (someone or something) f. |
Geology | ||
Jeoloji | (kaya) (cevher damarının) etrafını çevrelemek | twitch f. |
Archaic | ||
Eski Kullanım | kolları açarak ölçmek amacıyla etrafını çevrelemek | fathom f. |