| İngilizce | Türkçe | |
|---|---|---|
| Phrasals | ||
| Öbek Fiiller | feed into (something) f. | (bir şeyi bir şeyin içine) geri sokmak |
| Öbek Fiiller | feed into (something) f. | (bir şeyi) bir makineye geri sokmak |
| Öbek Fiiller | feed into (something) f. | (bir şeyi) makineye geri yedirmek |
| Öbek Fiiller | feed into (something) f. | (bir şeyi) makineye geri vermek |
| Öbek Fiiller | feed into (something) f. | başka bir suyla birleşmek |
| Öbek Fiiller | feed into (something) f. | başka bir su kütlesinin içine akmak |
| Öbek Fiiller | feed into (something) f. | başka bir su kütlesini beslemek |
| Öbek Fiiller | feed into (something) f. | katkıda bulunmak |
| Öbek Fiiller | feed into (something) f. | artırmak |
| Öbek Fiiller | feed into (something) f. | etki etmek |
| Öbek Fiiller | feed into (something) f. | geçmek |
| Öbek Fiiller | feed into (something) f. | sirayet etmek |
| İngilizce | Türkçe | |
|---|---|---|
| Phrasals | ||
| Öbek Fiiller | feed (something) back into (something) f. | (bir şeyi bir şeyin içine) geri sokmak |
| Öbek Fiiller | feed (something) back into (something) f. | (bir şeyi) bir makineye geri sokmak |
| Öbek Fiiller | feed (something) back into (something) f. | (bir şeyi) makineye geri yedirmek |
| Öbek Fiiller | feed something into something f. | bir şeyi bir şeyin içine beslemek/sokmak |
| Öbek Fiiller | feed something into something f. | bir şeyi bir şeyin içine koymak |
| Öbek Fiiller | feed something into something f. | bir şeyi bir şeyin içine itmek |
