İngilizce | Türkçe | |
---|---|---|
Phrasals | ||
Öbek Fiiller | fix on (something) f. | (bir şeyi) karara bağlamak |
Öbek Fiiller | fix on (something) f. | (bir şeyi) kararlaştırmak |
Öbek Fiiller | fix on (something) f. | (bir şeyin) üstüne takmak |
Öbek Fiiller | fix on (something) f. | (bir şeye) iliştirmek |
Öbek Fiiller | fix on (something) f. | (bir şeye) yapıştırmak |
Colloquial | ||
Konuşma Dili | fix on (something) i. | (bir şeyin) tam konumu/yeri |
Konuşma Dili | fix on (something) i. | (bir şeyi) anlama |
Konuşma Dili | fix on (something) i. | (bir şeyi) idrak etme |
Konuşma Dili | fix on (something) i. | (bir şeyi) çözme |