Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Eşanlam
Cümleler
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Türkçe - İngilizce
Geçmiş
free in
Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau
"free in"
teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 1 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
Trade/Economic
1
Ticaret/Ekonomi
free in
i.
yükleme giderleri içinde satış
"free in"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 42 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
General
1
Genel
in my free time
zf.
boş zamanlarımda
Phrases
2
İfadeler
all ye all ye outs in free
expr.
elma dersem çık armut dersem çıkma
3
İfadeler
all the outs in free calling all the outs in free
expr.
elma dersem çık armut dersem çıkma
4
İfadeler
ally ally in free
expr.
elma dersem çık armut dersem çıkma
Proverb
5
Atasözü
best things in life are free
hayattaki en değerli şeyler satın alınamayanlardır
6
Atasözü
best things in life are free
bedava sirke baldan tatlıdır
Colloquial
7
Konuşma Dili
all ye all ye outs in free
expr.
önüm arkam sağım solum sobe
Idioms
8
Deyim
live in (one's) head rent-free
f.
(birinin) kafasında boşuna yer işgal etmek
9
Deyim
live in (one's) head rent-free
f.
(birinin) kafasını kurcalamak
10
Deyim
live in (one's) head rent-free
f.
(birinin) kafasına çok takılmak
11
Deyim
live rent-free in (one's) head
f.
(birinin) kafasında boşuna yer işgal etmek
12
Deyim
live rent-free in (one's) head
f.
(birinin) kafasını kurcalamak
13
Deyim
live rent-free in (one's) head
f.
(birinin) kafasına çok takılmak
14
Deyim
be in free fall
f.
hızla düşmek
15
Deyim
in my copious free time
expr.
bir ara (bakarız)
16
Deyim
in my copious free time
expr.
bir ara
17
Deyim
in my copious free time
expr.
zaten çok bol olan boş zamanında (kinayeli bir ifade)
Speaking
18
Konuşma
the only free cheese is in the mousetrap
expr.
bedava peynir sadece fare kapanında olur
19
Konuşma
what do you do in your free time?
expr.
boş zamanlarında ne yaparsın?
20
Konuşma
what do you enjoy doing in your free time?
expr.
boş zamanlarında ne yapmaktan hoşlanırsın?
21
Konuşma
what do you enjoy doing in your free time?
expr.
boş zamanlarınızda ne yapmaktan hoşlanıyorsunuz?
22
Konuşma
what do you enjoy doing in your free time?
expr.
boş zamanlarınızda ne yapmaktan hoşlanırsınız?
23
Konuşma
what do you enjoy doing in your free time?
expr.
boş zamanlarında ne yapmaktan hoşlanıyorsun?
24
Konuşma
what does he do in spare free time?
expr.
boş zamanlarında ne yapar?
25
Konuşma
what does she do in her free time?
expr.
boş zamanlarında ne yapar?
26
Konuşma
I read books in my free time
expr.
boş zamanımda kitap okurum
27
Konuşma
I read books in my free time
expr.
boş zamanlarımda kitap okurum
28
Konuşma
what does she do in spare free time?
expr.
boş zamanlarında ne yapar?
29
Konuşma
what does he do in his free time?
expr.
boş zamanlarında ne yapar?
30
Konuşma
I like to read gripping novels in my free time
expr.
boş zamanlarımda sürükleyici roman okumayı severim
31
Konuşma
I like to read novels in my free time
expr.
boş zamanlarımda roman okumayı severim
Trade/Economic
32
Ticaret/Ekonomi
usd is traded at 1 try in the free market
i.
dolar serbest piyasada 1 ytl'den alıcı buluyor
33
Ticaret/Ekonomi
free in and out
i.
içeride ve dışarıda teslim
34
Ticaret/Ekonomi
free in and out
i.
yükleme ve boşaltma giderleri ödenmiş teslim
35
Ticaret/Ekonomi
find buyers in the free market
f.
serbest piyasada alıcı bulmak
36
Ticaret/Ekonomi
free in and out
expr.
yükleme ve boşaltma giderleri hariç
Politics
37
Siyasal
goods in free circulation
i.
serbest dolaşımdaki mallar
Technical
38
Teknik
engineering method in an essentially free field over a reflecting plane
i.
esas olarak bir yansıtma düzlemi boyunca açık bir alanda kullanılan mühendislik metodu
39
Teknik
free monomer content in polymeric adhesives
i.
polimerik yapıştırıcılarda serbest monomer muhtevası
40
Teknik
aggregate in direct contact with a free water surface
i.
serbest su yüzeyi ile doğrudan temasta olan agrega
Medical
41
Medikal
free and esterified carnitine in serum and urine
i.
serum ve idrarda serbest ve esterifiye karnitin
Chemistry
42
Kimya
determination of free acid in acid anhydride
i.
asit anhidriddeki serbest asitin belirlenmesi
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of free in
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy