Türkçe | İngilizce | |
---|---|---|
Idioms | ||
Deyim | gitmek/ayrılmak | hit the trail f. |
Türkçe | İngilizce | |
---|---|---|
General | ||
Genel | (birisiyle) vedalaşıp gitmek/ayrılmak | say good-bye to someone and leave f. |
Phrasals | ||
Öbek Fiiller | (bir yerden) biri ile gitmek/ayrılmak/çıkmak | leave with someone f. |
Öbek Fiiller | (bir yerden uçakla) gitmek/ayrılmak | fly from (something) f. |
Öbek Fiiller | ile gitmek/ayrılmak/çıkmak | leave with f. |
Colloquial | ||
Konuşma Dili | arkasını dönüp bir şey yapmak (gitmek, ayrılmak) | turn round and do something [brit] expr. |
Idioms | ||
Deyim | (birisiyle) vedalaşıp gitmek/ayrılmak | take one's leave of someone f. |
Deyim | (bir yerden) gitmek/ayrılmak | make a move f. |
Deyim | kaçmak/gitmek/ayrılmak zorunda olmak | have to run along f. |
Speaking | ||
Konuşma | kaçmak/gitmek/ayrılmak zorundayım | I have to run along expr. |