gravy train - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

gravy train

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


"gravy train" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 5 sonuç

İngilizce Türkçe
General
gravy train i. yüksek gelir getirip kolay ve risksiz olan meslek veya kazançlı girişim
Colloquial
gravy train i. kolay kazanılmış para
Idioms
gravy train i. kolay para getiren iş
gravy train i. kolay kazanç sağlayan iş
Slang
gravy train i. çalışmadan lüks içinde yaşamayı sağlayacak kaynak

"gravy train" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 44 sonuç

İngilizce Türkçe
General
get on the gravy train f. beleşe konmak
get on the gravy train f. köşe dönmek
ride the gravy train f. bolluk içerisinde yaşamak
ride the gravy train f. bolluk içinde yaşamak
Idioms
the gravy train i. beleşten zengin olma
a gravy train i. çok para kazanmanın kolay yolu
a gravy train i. az emek harcayıp çok para kazanılan iş/makam/durum
a gravy train i. uzun vadede kolay yoldan çok para getiren iş/makam/durum
a gravy train i. yağlı kapı
board the gravy train f. kebap gibi bir işe gelmek
board the gravy train f. az emek harcanan ama çok para kazanılan iş/makam/duruma gelmek
board the gravy train f. turnayı gözünden vurmak
board the gravy train f. sağlam yere olta atmak
board the gravy train f. sağlam yere kapak atmak
board the gravy train f. işi iş olmak
climb on the gravy train f. kebap gibi bir işe gelmek
climb on the gravy train f. az emek harcanan ama çok para kazanılan iş/makam/duruma gelmek
climb on the gravy train f. turnayı gözünden vurmak
climb on the gravy train f. sağlam yere olta atmak
climb on the gravy train f. sağlam yere kapak atmak
climb on the gravy train f. işi iş olmak
get on the gravy train f. kebap gibi bir işe gelmek
get on the gravy train f. az emek harcanan ama çok para kazanılan iş/makam/duruma gelmek
get on the gravy train f. turnayı gözünden vurmak
get on the gravy train f. sağlam yere olta atmak
get on the gravy train f. sağlam yere kapak atmak
get on the gravy train f. işi iş olmak
ride the gravy train f. bir eli yağda bir eli balda olmak
be on the gravy train f. köşeyi dönmek
be on the gravy train f. köşe olmak
be on the gravy train f. para kırmak
be on the gravy train f. turnayı gözünden vurmak
be on the gravy train f. cukkalamak
be on the gravy train f. (kumarda) duman yapmak
be on the gravy train f. mangır kesmek
be on the gravy train f. yükü tutmak
be on the gravy train f. beleşe konmak
be on the gravy train f. işleri kebap olmak
be on the gravy train f. işleri gıcırında olmak
on the gravy train expr. turnayı gözünden vurmuş
on the gravy train expr. köşeyi dönmüş
on the gravy train expr. köşe olmuş
on the gravy train expr. beleşe konmuş
on the gravy train expr. işleri gıcırında