Türkçe | İngilizce | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
Genel | imzalayarak | by signing zf. | ||
By signing this consent form you'd be donating your body to a noble cause. Bu onay formunu imzalayarak bedeninizi asil bir amaç için bağışlamış olacaksınız. More Sentences |
||||
Genel | imzalayarak | signing zf. |
Türkçe | İngilizce | |
---|---|---|
General | ||
Genel | şahadet etmek (belgeyi imzalayarak bir şeyin doğruluğuna veya gerçekliğine) | attest f. |
Genel | kayıt defterini imzalayarak veya mesai kartını deldirerek varışını kaydetmek | sign in f. |
Phrasals | ||
Öbek Fiiller | (imzalayarak) onay vermek/onaylamak | sign off on something f. |
Öbek Fiiller | (bir şeyi) imzalayarak onaylamak | buy off on (something) f. |
Idioms | ||
Deyim | imzalayarak onaylamak/kabul etmek | sign on the dotted line f. |
Trade/Economic | ||
Ticaret/Ekonomi | çek veya kıymetli bir belge imzalayarak sermaye payını bir şeye aktaran kimse | endorser i. |
Ticaret/Ekonomi | borcun geri ödeneceğine ilişkin senet imzalayarak söz veren kimse | comaker i. |
Basketball | ||
Basketbol | kontratı biterek serbest kalan oyuncunun son oynadığı takımla sözleşme imzalayarak başka bir oyuncuyla takas edilmesi | sign-and-trade i. |