in particular - Türkçe İngilizce Sözlük

in particular

"in particular" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 14 sonuç

İngilizce Türkçe
General
in particular zf. bilhassa
A more sustained effort is required in particular as regards excise duties.
Bilhassa özel tüketim vergileri konusunda daha sürekli bir çabaya ihtiyaç vardır.

More Sentences
in particular zf. özellikle
I refer in particular to the question of the mines in Trebca.
Özellikle Trebca'daki madenler konusuna değinmek istiyorum.

More Sentences
Colloquial
in particular zf. özellikle
For us the only solution is the intervention of the UN and the European Union in particular.
Bizim için tek çözüm BM ve özellikle Avrupa Birliği'nin müdahalesidir.

More Sentences
General
in particular/certain points zf. belli noktalarda
in particular [obsolete] zf. tek tek
in particular [obsolete] zf. detaylı bir şekilde
in particular [obsolete] zf. ayrı ayrı
Phrases
more in particular expr. bilhassa
more in particular expr. özellikle
Speaking
I would like to express my gratitude to everyone and in particular to xxx expr. başta xxx olmak üzere herkese teşekkür ederim
I would like to express my gratitude to everyone to xxx in particular expr. başta xxx olmak üzere herkese teşekkür ederim
Law
in particular expr. hususi olarak
Politics
european convention on spectator violence and misbehaviour at sports events and in particular at football matches i. sportif karşılaşmalarda ve özellikle futbol maçlarında seyircilerin şiddet gösterilerine ve taşkınlıklarına dair avrupa sözleşmesi
in particular articles thereof expr. özellikle buradaki maddelerle ilgili olarak