İngilizce | Türkçe | |
---|---|---|
General | ||
Genel | inundate f. | su basmak |
Genel | inundate f. | sel basmak |
Genel | inundate f. | boğmak |
Genel | inundate f. | bunalmak |
Genel | inundate f. | baş edemez olmak |
Genel | inundate f. | yenmek |
Ottoman Turkish | ||
Osmanlıca | inundate f. | gark etmek |
Osmanlıca | inundate f. | garketmek |
İngilizce | Türkçe | |||
---|---|---|---|---|
Phrasals | ||||
Öbek Fiiller | inundate with f. | ile dolmak | ||
Öbek Fiiller | inundate with f. | ile kaplanmak | ||
Öbek Fiiller | inundate with (something) f. | (bir şeyle) kaplamak | ||
Öbek Fiiller | inundate with (something) f. | (bir sıvıyla) kaplamak | ||
Öbek Fiiller | inundate with (something) f. | (bir sıvı) basmak | ||
Öbek Fiiller | inundate with (something) f. | (bir sıvıyla) dolmak | ||
Öbek Fiiller | inundate with (something) f. | (sele) maruz kalmak | ||
Öbek Fiiller | inundate with (something) f. | (bir sıvı) baskınına maruz kalmak | ||
Öbek Fiiller | inundate with (something) f. | (sel, su baskını) yaşamak | ||
Öbek Fiiller | inundate with (something) f. | (bir şeyle) doldurup taşırmak | ||
Öbek Fiiller | inundate with (something) f. | (bir şeye) boğmak | ||
Öbek Fiiller | inundate with (something) f. | (bir şey) istilasına uğratmak | ||