kendilerine - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

kendilerine



"kendilerine" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 2 sonuç

Türkçe İngilizce
General
kendilerine themselves zm.
Linguistics
kendilerine hemself zm.

"kendilerine" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 25 sonuç

Türkçe İngilizce
General
hayranların kendilerine ait olmayan orijinal eserler üzerinde herhangi bir kazanç beklentisi olmadan eğlence amaçlı yazdıkları kurgu öyküler fan-fiction i.
hayranların kendilerine ait olmayan orijinal eserler üzerinde herhangi bir kazanç beklentisi olmadan eğlence amaçlı yazdıkları kurgu öyküler fanfiction i.
hayranların kendilerine ait olmayan orijinal eserler üzerinde herhangi bir kazanç beklentisi olmadan eğlence amaçlı yazdıkları kurgu öyküler fanfic i.
justin bieber hayranı gençlerin kendilerine verdikleri isim beliebers i.
justin bieber hayranı gençlerin kendilerine verdikleri isim belieber i.
one direction ve justin bieber hayranlarının kendilerine verdikleri isim belictioner i.
justin bieber'in erkek hayranların kendilerine taktığı isim boylieber i.
glee isimli amerikan yapımı dizinin hayranlarının kendilerine verdikleri isim gleek i.
yarışmacıların kendilerine verilen görev listesindeki görevleri yaparak puan kazandığı bir oyun scavenger hunt i.
harry potter hayranlarının kendilerine verdikleri isim potterhead i.
kendi kendilerine on their own zf.
(abd'nin güney kesimlerinde) kendilerine theirself [usa] zm.
(abd'nin güney kesimlerinde) kendilerine theirselves [usa] zm.
Colloquial
kullanıcıların blog yazısı, fotoğraf, kişisel profil gibi kendilerine ait içerikleri yayınlayabildikleri çevrimiçi hizmetler me-media i.
Idioms
sadece kendilerine all to themselves expr.
Speaking
kendilerine böyle denmesini istiyorlar it's what they like to be called expr.
Trade/Economic
bazı hileci aracı kurumların piyasada az prim yapan hisse senetlerini çok çekici bir yatırım aracıymış gibi gösterip kendilerine haksız komisyon geliri sağlamaları churning i.
karar verme sürecine katılmadan sadece kendilerine verilen görevleri yerine getirmekle ve yöneticilerine rapor vermekle yükümlü olan çalışanlar non-managerial employees i.
mali ihtiyaçları dolayısıyla kendilerine iş verilen kişiler work-relief i.
Industry
batan firmanın çalışanlarının kendilerine borçlu olunan parayı alma hakkı insolvency provision [uk] i.
Computer
yalnızca kendilerine ait olanlar only their own expr.
Social Sciences
beyaz adamın (güya tanrı tarafından kendilerine verilen) dünyayı uygarlaştırma görevi white man's burden i.
Linguistics
kendi kendilerine themselves zm.
Religious
ibadet edenlerin kendilerine içinden kutsal su serptikleri çanak aspersorium i.
ibadet edenlerin kendilerine içinden kutsal su serptikleri çanak aspersory i.