Türkçe | İngilizce | |
---|---|---|
General | ||
Genel | kurumlanarak | peacocky [obsolete] zf. |
Genel | kurumlanarak | self-conceitedly zf. |
Genel | kurumlanarak | snip-snap zf. |
Genel | kurumlanarak | superbly [dated] zf. |
Genel | kurumlanarak | superiorly zf. |
Genel | kurumlanarak | surly zf. |
Türkçe | İngilizce | |
---|---|---|
Phrasals | ||
Öbek Fiiller | kurumlanarak içeri girmek | strut in f. |
Öbek Fiiller | kurumlanarak (bir yere) girmek | strut in (to some place) f. |
Öbek Fiiller | kurumlanarak içeri girmek | strut into f. |
Colloquial | ||
Konuşma Dili | (uygunsuz bir duruma rağmen) kasıla kasıla/kurum kurum kurumlanarak yapmaya devam etmek | brave it out f. |
Konuşma Dili | (uygunsuz bir duruma rağmen) kasıla kasıla/kurum kurum kurumlanarak yapmaya devam etmek | brazen it out f. |