let-down - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

let-down

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


"let-down" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 8 sonuç

İngilizce Türkçe
General
let-down i. düşüş
let-down i. azalma
let-down i. irtifa kaybı
let-down i. azalma
let-down i. hayal kırıklığı
Aeronautic
let-down i. iniş
let-down i. alçalma
Physiology
let-down i. süt fışkırtma refleksi

"let-down" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 62 sonuç

İngilizce Türkçe
General
let down f. kandırmak
let down one's hair f. samimi davranmak
let down f. boşa çıkarmak
let down f. hayal kırıklığına uğratmak
let down f. rezil etmek
let down f. yüzüstü bırakmak
let down f. düşürmek
let down f. atlatmak
let down f. indirmek
let down f. yüzünü kara çıkarmak
let down f. boyunu uzatmak
let down f. düş kırıklığına uğratmak
let down f. beklentileri boşa çıkarmak
let down f. hayal kırıklığı yaşatmak
not let down f. yüzünü kara çıkartmamak
not let down f. yüzünü kara çıkarmamak
Phrasals
let down f. (metal araçları) tavlarken yumuşatmak
let down f. alçaltmak
let down f. yatıştırmak
let down f. (süt salgısını) memeden serbest bırakmak
let down f. ihanet etmek
let down f. yetememek
let down f. inceltmek
let down f. (sinirini zedeleyerek) atı hareket edemez hale getirmek
let down f. (hayvanı) sarkıtmak
let down f. (hayvanı) zayıflatmak
let down f. rahatlamak
let down f. (uçak) alçalmak
let down f. hayal kırıklığına uğratmak
let down f. mahcup etmek
let down f. utandırmak
Colloquial
let down easy f. alıştıra alıştıra söylemek
let down easy f. kırmadan/incitmeden söylemek
Idioms
let down f. arkadan vurmak
drop/lower/let down your guard f. artık kendini riskte hissetmemek
let down f. aşağı bırakmak
let down f. aşağı yollamak
let down f. birinin umutlarını kırmak
let down f. bunalıma sürüklemek
let down f. güvenini yitirmek
let down f. hayal kırıklığına uğratmak
let down f. gerektiği anda yardım etmemek
drop/lower/let down your guard f. gardını düşürmek
let down f. havasını boşaltmak
let down f. indirmek
let down f. moralini bozmak
let down f. keyfini kaçırmak
let down f. söndürmek
let down f. (birinin) neşesini kırmak
let down f. yarı yolda bırakmak
let down f. yardımı kesmek
let down (one's) guard f. gardını düşürmek
let down (one's) guard f. kendini sakınmayı/korumayı bırakmak
let down (one's) guard f. tedbiri elden bırakmak
let down (one's) hair f. rahatlamak
let down (one's) hair f. samimi davranmak
let down (one's) hair f. sakinleşmek
let down (one's) hair f. kafa dağıtmak
let down (one's) hair f. eğlenmek
let down (one's) hair f. gevşemek
let down (one's) hair f. kendini tutmamak
Medical
overactive let-down i. sütün aşırı hızlı gelmesi