İngilizce | Türkçe | |
---|---|---|
General | ||
Genel | lock into f. | bir şeyin içine kilitlemek |
Phrasals | ||
Öbek Fiiller | lock into f. | aklına uymak |
Öbek Fiiller | lock into f. | kapılmak |
Öbek Fiiller | lock into f. | -e sabitlemek |
Öbek Fiiller | lock into f. | içine hapsetmek |
Öbek Fiiller | lock into f. | '-e sıkıştırmak |
Öbek Fiiller | lock into f. | köşeye sıkıştırmak |
İngilizce | Türkçe | |
---|---|---|
General | ||
Genel | the key slipping into a lock i. | kilide giren anahtar |