Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Eşanlam
Cümleler
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Türkçe - İngilizce
Geçmiş
make to do
"make to do"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 59 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
General
1
Genel
make a vow to do something
f.
bir şey yapmaya ant içmek
2
Genel
make it possible (for somebody) to do something
f.
zemin sunmak
3
Genel
make (someone) straighten up and do as he is supposed to do
f.
yola getirmek
4
Genel
make so bold as to do something
f.
(bir şeyi yapmaya) cesareti olmak
5
Genel
make so bold as to do something
f.
(bir şeyi yapmak için) cesaretini toplamak
6
Genel
make ready to do
f.
yapmaya hazırlanmak
Colloquial
7
Konuşma Dili
make a to-do about something
f.
mesele yapmak
8
Konuşma Dili
make arrangements to do something
f.
bir şeyi yapmak için planlama yapmak
9
Konuşma Dili
make arrangements to do something
f.
bir şeyi yapmak için gerekli ayarlamaları yapmak
10
Konuşma Dili
(do) (you) want to make something of it?
expr.
ne yapacaksın?
11
Konuşma Dili
(do) (you) want to make something of it?
expr.
sanki bir şey yapacaksın/yapabileceksin
12
Konuşma Dili
(do) (you) want to make something of it?
expr.
kavga mı/kapışmak mı istiyorsun?
13
Konuşma Dili
(do) (you) want to make something of it?
expr.
gel kapışalım
Idioms
14
Deyim
make every effort to do
f.
her çareye başvurmak
15
Deyim
make every effort to do
f.
elinden geleni yapmak
16
Deyim
make it one's business to do something
f.
kendine vazife edinmek
17
Deyim
make it a point to (do something)
f.
(bir şeyi yaptığından) emin olmak
18
Deyim
make so bold (as to do something)
f.
haddini aşmayacaksa (bir şey yapmak)
19
Deyim
make so bold (as to do something)
f.
haddini aşmak gibi olmazsa (bir şey yapmak)
20
Deyim
make so bold (as to do something)
f.
haddi olmadan (bir şey yapmak)
21
Deyim
make a mental note of something/to do something
f.
bir şeyi/bir şey yapmayı unutmamaya çalışmak
22
Deyim
make a mental note of something/to do something
f.
bir şeyi/bir şey yapmayı aklına yazmak
23
Deyim
make an effort (to do something)
f.
(bir şey yapmaya) çabalamak
24
Deyim
make an effort (to do something)
f.
(bir şey yapmaya) gayret etmek
25
Deyim
make an effort (to do something)
f.
(bir şey yapmaya) uğraşmak
26
Deyim
make arrangements to do
f.
-i yapmak için planlama yapmak
27
Deyim
make arrangements to do
f.
i yapmak için gerekli ayarlamaları yapmak
28
Deyim
make arrangements to do
f.
'-i yapmak için bazı düzenlemeler yapmak
29
Deyim
make as if to (do something)
f.
(bir şey yapacakmış) gibi yapmak
30
Deyim
make as if to (do something)
f.
(bir şey yapar) gibi yapmak
31
Deyim
make as if to (do something)
f.
(bir şey yapma) süsü vermek
32
Deyim
make as if to (do something)
f.
(bir şey yapacak) gibi davranmak
33
Deyim
make as if to do
f.
yapacakmış gibi yapmak
34
Deyim
make as if to do
f.
yapar gibi yapmak
35
Deyim
make as if to do
f.
yapma süsü vermek
36
Deyim
make as if to do
f.
yapacak gibi davranmak
37
Deyim
make every effort (to do something)
f.
(bir şey yapmak için) elinden geleni yapmak
38
Deyim
make every effort (to do something)
f.
(bir şey yapmak için) her çareye başvurmak
39
Deyim
make every effort (to do something)
f.
(bir şey yapmak için) her yolu denemek
40
Deyim
make every effort (to do something)
f.
(bir şey yapmak için) çok büyük çaba sarf etmek
41
Deyim
make it a rule to (do something)
f.
(bir şey yapmayı) prensip edinmek
42
Deyim
make it a rule to (do something)
f.
(bir şey yapmayı) kural haline getirmek
43
Deyim
make it a rule to (do something)
f.
(bir şey yapmayı) kural edinmek
44
Deyim
make it a rule to (do something)
f.
(bir şey yapmayı) sürekli hale getirmek
45
Deyim
make ready to (do something)
f.
(bir şey yapmaya) hazırlanmak
46
Deyim
make ready to (do something)
f.
(bir şey yapmak) için kolları sıvamak
47
Deyim
make every effort to do
expr.
her yolu denemek
Speaking
48
Konuşma
try to make do with this
expr.
bununla idare ediver işte
49
Konuşma
do you have to make so much noise?
expr.
bu kadar çok ses çıkartmak zorunda mısın?
50
Konuşma
what would make me happy has nothing to do with money
expr.
beni mutlu edecek şeyin parayla ilgisi yok
51
Konuşma
try to make do with this for now
expr.
bununla idare ediver şimdilik
52
Konuşma
do you want to make something of it?
expr.
erkeksen al/yap gibi meydan okuma ifade eden bir söz
53
Konuşma
try to make do
expr.
idare et (işte)
54
Konuşma
try to make do
expr.
idare ediver
55
Konuşma
why do you have to make everything so difficult?
expr.
neden her şeyi bu kadar zorlaştırıyorsun ki?
56
Konuşma
don’t do something to make him suspicious
expr.
onu şüphelendirecek bir şey yapma
57
Konuşma
why do you have to make everything so difficult?
expr.
niye her şeyi bu kadar zorlaştırıyorsunuz ki?
58
Konuşma
why do you have to make everything so difficult?
expr.
neden her şeyi bu kadar zorlaştırıyorsunuz ki?
59
Konuşma
why do you have to make everything so difficult?
expr.
niye her şeyi bu kadar zorlaştırıyorsun ki?
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of make to do
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy