Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Eşanlam
Hakkımızda
Araçlar
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Hakkımızda
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Almanca - İngilizce
Geçmiş
olduğunu göstermek
"olduğunu göstermek"
teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 1 sonuç
Kategori
Türkçe
İngilizce
General
1
Genel
olduğunu göstermek
assert
f.
"olduğunu göstermek"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 69 sonuç
Kategori
Türkçe
İngilizce
General
1
Genel
birine dünyanın kaç bucak olduğunu göstermek
let someone have it
f.
2
Genel
insanların bildiklerinin yanlış olduğunu göstermek amacıyla durum ile ilgili gerçekleri dile getirmek
put the record straight
f.
3
Genel
insanların bildiklerinin yanlış olduğunu göstermek amacıyla durum ile ilgili doğruları açıklamak
set the record straight
f.
4
Genel
dünyanın kaç bucak olduğunu göstermek
teach somebody a lesson
f.
5
Genel
yanlış olduğunu göstermek
explode
f.
6
Genel
ilişiği olduğunu göstermek (suç vb)
implicate
f.
7
Genel
bir şey birinin belirli bir gruba ait olduğunu göstermek
stamp someone as
f.
8
Genel
yanlış olduğunu göstermek
give the lie to
f.
9
Genel
razı olduğunu göstermek
make overtures
f.
10
Genel
suçlu olduğunu göstermek
incriminate
f.
11
Genel
(bir hipotezin) yanlış olduğunu göstermek
disconfirm
f.
12
Genel
yanlış olduğunu göstermek
disconfirm
f.
13
Genel
kim olduğunu göstermek
declare oneself
f.
Phrasals
14
Öbek Fiiller
birinin ne mal olduğunu göstermek
show someone up as something
f.
15
Öbek Fiiller
(birinin veya bir şeyin bir yerde) olduğunu göstermek
place (someone or something) at (some place)
f.
16
Öbek Fiiller
birinin/bir şeyin yanlış olduğunu göstermek
argue against someone or something
f.
17
Öbek Fiiller
(birinin bir şeyle) ilişiği/alakası olduğunu göstermek
implicate (someone) in (something)
f.
18
Öbek Fiiller
(birinin/bir şeyin bir şey) olduğunu göstermek
mark (someone or something) as (something)
f.
19
Öbek Fiiller
(birinin/bir şeyin bir şey) olduğunu göstermek
mark (someone or something) down as (something)
f.
20
Öbek Fiiller
(birinin/bir şeyin) kötü olduğunu göstermek
speak against (someone or something)
f.
Colloquial
21
Konuşma Dili
dünyanın kaç bucak olduğunu göstermek
give merry hell
f.
22
Konuşma Dili
(mecazen) dünyanın kaç bucak olduğunu göstermek
murder
f.
Idioms
23
Deyim
yarış veya maçın başlamasına hazır olduğunu göstermek için ayak veya elle başlama çizgisine dokunmak
toe the mark
f.
24
Deyim
yarış veya maçın başlamasına hazır olduğunu göstermek için ayak veya elle başlama çizgisine dokunmak
toe the line
f.
25
Deyim
(durumun belli bir şekilde olduğunu birine) göstermek
prove to (one) that (something is the case)
f.
26
Deyim
dünyanın kaç bucak olduğunu göstermek
give (one) something to think about
f.
27
Deyim
birinin ne mal olduğunu göstermek
take somebody down a peg (or two)
f.
28
Deyim
birine patronun kim olduğunu göstermek
show somebody who's boss
f.
29
Deyim
birinin ne mal olduğunu göstermek
bring somebody/something down a peg (or two)
f.
30
Deyim
dünyanın kaç bucak olduğunu göstermek
have one's guts for garters
f.
31
Deyim
karşı olduğunu göstermek
take exception to
f.
32
Deyim
ne mal olduğunu göstermek
show the cloven hoof
f.
33
Deyim
(bir konuda yeterli olduğunu) göstermek/ispat etmek/kanıtlamak
earn your stripes
f.
34
Deyim
yanlış olduğunu göstermek
argue against
f.
35
Deyim
bir şeyin yanlış olduğunu göstermek
knock something on the head [uk]
f.
36
Deyim
birinin ne mal olduğunu göstermek
bring/take somebody down a peg
f.
37
Deyim
birinin ne mal olduğunu göstermek
bring/take somebody down a peg (or two)
f.
38
Deyim
yanlış olduğunu göstermek/kanıtlamak
nail the lie to the counter
f.
39
Deyim
dünyanın kaç bucak olduğunu göstermek
have somebody’s guts for garters [uk]
f.
40
Deyim
dünyanın kaç bucak olduğunu göstermek
give somebody something to think about
f.
41
Deyim
birine dünyanın kaç bucak olduğunu göstermek
have somebody's guts for garters [uk]
f.
42
Deyim
birine dünyanın kaç bucak olduğunu göstermek
have someone's guts for garters
f.
43
Deyim
dünyanın kaç bucak olduğunu göstermek
let have it
f.
44
Deyim
bir şeyin yalan olduğunu göstermek
nail a lie [uk]
f.
45
Deyim
bir şeyin yalan olduğunu göstermek
nail the lie
f.
46
Deyim
(birinin/bir şeyin/kendinin bir şey olduğunu) göstermek
prove (to be) (something)
f.
47
Deyim
(bir şeyin) yanlış olduğunu göstermek
put the lie to (something)
f.
48
Deyim
birine kimin daha zeki/usta olduğunu göstermek
send a sow to minerva
f.
49
Deyim
ne mal olduğunu göstermek
show up as
f.
50
Deyim
saatin kaç olduğunu göstermek
tell time
f.
Speaking
51
Konuşma
dünyanın kaç bucak olduğunu göstermek
give (someone) what he has coming to him
f.
Automotive
52
Otomotiv
aracın alkollü olarak kullanılmış olduğunu göstermek amacıyla plakaya damgalanan işaret
scarlet letter
i.
Railway
53
Demiryolu
yaklaşan tren için yolun açık olduğunu göstermek için elle kaldırılan top gibi nesne
ball signal
i.
Linguistics
54
Dilbilim
kısa sesli olduğunu göstermek için sesli harfin üstüne konulan bir sembol
breve
i.
Slang
55
Argo
dünyanın kaç bucak olduğunu göstermek
bust-ass
f.
56
Argo
dünyanın kaç bucak olduğunu göstermek
kick somebody's butt
f.
57
Argo
dünyanın kaç bucak olduğunu göstermek
kick somebody's ass
f.
58
Argo
dünyanın kaç bucak olduğunu göstermek
kick ass
f.
59
Argo
dünyanın kaç bucak olduğunu göstermek
kick some butt
f.
60
Argo
(birine) dünyanın kaç bucak olduğunu göstermek
kick ass on (one)
f.
61
Argo
(birine) dünyanın kaç bucak olduğunu göstermek
kick the shit out of (one)
f.
62
Argo
(birine) dünyanın kaç bucak olduğunu göstermek
kick the shit out of someone
f.
63
Argo
(birine) dünyanın kaç bucak olduğunu göstermek
knock the shit out of someone
f.
64
Argo
(birine) dünyanın kaç bucak olduğunu göstermek
kick the stuffing out of (one)
f.
65
Argo
birine dünyanın kaç bucak olduğunu göstermek
have someone's ass in a sling
f.
66
Argo
birine dünyanın kaç bucak olduğunu göstermek
put someone's ass in a sling
f.
67
Argo
birine dünyanın kaç bucak olduğunu göstermek
kick someone's ass [us]
f.
68
Argo
birine dünyanın kaç bucak olduğunu göstermek
kick someone's butt [us]
f.
69
Argo
'-e dünyanın kaç bucak olduğunu göstermek
kick the stuffing out of
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of olduğunu göstermek
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy