oy kullanma - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

oy kullanma



"oy kullanma" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 4 sonuç

Türkçe İngilizce
Common Usage
oy kullanma voting i.
General
oy kullanma voting i.
oy kullanma balloting i.
Politics
oy kullanma voting i.

"oy kullanma" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 64 sonuç

Türkçe İngilizce
General
oy kullanma yaşı voting age i.
vekaleten oy kullanma voting by proxy i.
oy kullanma hakkına sahip kişiler electorate i.
gıyabında oy kullanma absentee voting i.
oy kullanma yeri/noktası polling place i.
oy kullanma yeri polling place i.
oy kullanma yeri/noktası polling station i.
oy kullanma yeri polling station i.
olumsuz yönde oy kullanma naysaying i.
önce oy kullanma hakkı prerogative i.
oy kullanma hakkı vermek enfranchise f.
oy kullanma yaşında olmak be eligible to vote f.
oy kullanma yaşında olmak be entitled to vote f.
oy kullanma hakkından mahrum bırakmak disenfranchise f.
oy kullanma ehliyeti olmak be eligible to vote f.
oy kullanma hakkı tanınmış enfranchised s.
Trade/Economic
başkası lehine oy kullanma proxy vote i.
bir başkası lehine oy kullanma proxy vote i.
oy kullanma vergisi poll tax i.
vekaleten oy kullanma proxy voting i.
vekaleten oy kullanma voting proxy i.
sahibinin şirket toplantılarında oy kullanma hakkına sahip olmadığı (hisse) nonvoting s.
sahibinin şirket toplantılarında oy kullanma hakkına sahip olmadığı (hisse) non-voting s.
Law
hiçbir eyaletin kişiyi cinsiyetine bağlı olarak oy kullanma hakkından mahrum bırakamayacağını garanti eden yasa nineteenth amendment i.
ağır suçlardan hüküm giymiş olanların oy kullanma haklarını elinden alınması felony disenfranchisement i.
ağır suçlardan hüküm giymiş olanların oy kullanma haklarını elinden alma felony disenfranchisement i.
oy kullanma hakkı the right to vote i.
Politics
tercihli oy kullanma alternative vote i.
birden fazla oy kullanma plural voting i.
gıyabında oy kullanma absentee voting i.
kısıtlı oy kullanma hakkı restricted suffrage i.
oy kullanma hakkı right to vote i.
oy pusulasıyla oy kullanma ballotation i.
oy kullanma yaşı voting age i.
oy kullanma hakkına sahip olma entitled to vote i.
oy kullanma kabini voting booth i.
oy kullanma kabini polling booth [uk] i.
oy kullanma davranışı voting behaviour i.
oy kullanma güvenliği voting security i.
oy kullanma sistemi voting system i.
oy kullanma hakkı suffrage i.
oy kullanma hakkı right of voting i.
oy kullanma yetkisine sahip seçmen eligible voter i.
oy kullanma hakkı tanıma enfranchising i.
oy kullanma ve temsil edilme hakkı the right to vote and be represented i.
oy kullanma isteği propensity to vote i.
postayla oy kullanma all-postal voting i.
sandığa gitmeden oy kullanma absent voting i.
stratejik oy kullanma tactical voting i.
tümüyle postayla oy kullanma all-postal voting i.
tercihli oy kullanma preferential voting i.
vekaleten oy kullanma voting by proxy i.
vekaletle oy kullanma vote by proxy i.
her seçim bölgesinden tek bir meclis üyesinin çıkarıldığı oy kullanma sistemi uninominal system i.
her seçim bölgesinden tek bir meclis üyesinin çıkarıldığı oy kullanma sistemi scrutin uninomial system i.
her seçim bölgesinden tek bir meclis üyesinin çıkarıldığı oy kullanma sistemi scrutin uninominal voting system i.
her seçim bölgesinden tek bir meclis üyesinin çıkarıldığı oy kullanma sistemi single-member system i.
her seçim bölgesinden tek bir meclis üyesinin çıkarıldığı oy kullanma sistemi uninominal voting system i.
oturum izni olan kimsenin ulusal ve yerel seçimlerde oy kullanma hakkı occupation franchise [uk] i.
stratejik oy kullanma strategic voting i.
stratejik oy kullanma strategic voting i.
oy kullanma hakkını reddeden voteless s.
Telecom
gizli oy kullanma ballot i.
Archaic
oy kullanma hakkı vermek infranchise f.