İngilizce | Türkçe | |
---|---|---|
General | ||
Genel | parked s. | park etmiş |
Computer | ||
Bilgisayar | parked s. | beklemede |
Environment | ||
Çevre | parked s. | yeşillendirilmiş |
İngilizce | Türkçe | |
---|---|---|
General | ||
Genel | parked vehicle fire i. | park halindeki araç yangını |
Genel | parked car i. | park halindeki araba |
Genel | parked vehicle i. | park halindeki araç |
Genel | parked car i. | park edilmiş araba |
Genel | parked vehicle i. | park edilmiş araç |
Speaking | ||
Konuşma | you shouldn't have parked there expr. | oraya park etmemeliydin |
Konuşma | the police will remove any vehicles which are illegally parked expr. | polis illegal olarak park edilmiş bütün araçları kaldıracak |
Computer | ||
Bilgisayar | parked domain i. | park edilmiş etki alanı |
Automotive | ||
Otomotiv | parked car i. | park halindeki araba |
Otomotiv | parked vehicle i. | park halindeki araç |
Otomotiv | hit a parked vehicle f. | park halindeki araca çarpmak |