problem-solving - Türkçe İngilizce Sözlük

problem-solving

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau

"problem-solving" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 12 sonuç

İngilizce Türkçe
Genel
problem solving i. sorun çözme
This response shames the child and doesn't provide her the opportunity for problem solving or reflection.
Bu tepki, çocuğu utandırır ve ona sorunu çözme veya derinlemesine düşünme imkanı sunmaz.

More Sentences
problem solving i. problem çözme
When something goes awry, a shipping agent must use creative problem solving skills to rectify the situation.
Bir şeyler ters gittiğinde, bir nakliye acentesi durumu düzeltmek için yaratıcı problem çözme becerilerini kullanmalıdır.

More Sentences
Psikoloji
problem solving i. problem çözme
The materials encourage hands-on learning, independent problem solving, and analytical thinking.
Materyaller uygulamalı öğrenmeyi, bağımsız problem çözmeyi ve analitik düşünmeyi teşvik eder.

More Sentences
Dilbilim
problem solving i. sorun çözme
This response shames the child and doesn't provide her the opportunity for problem solving or reflection.
Bu yanıt çocuğu utandırıyor ve ona sorun çözme ya da düşünme imkanı vermiyor.

More Sentences
Genel
problem-solving type exercise i. sorun çözücü uygulamalar
problem solving i. problem çözümü
creative problem-solving and decision-making i. yaratıcı problem çözme ve karar verme
be good at analytical problem solving f. analitik problem çözmede iyi olmak
Siyasal
problem-solving diplomacy i. sorun çözme diplomasisi
Turizm
problem solving marketing i. sorun çözmeli pazarlama
Psikoloji
problem solving ability i. problem çözme yeteneği
Dilbilim
active approach to problem solving i. sorun çözmeye etkin yaklaşım