İngilizce | Türkçe | |
---|---|---|
Common Usage | ||
Yaygın Kullanım | retaliate f. | misilleme yapmak |
General | ||
Genel | retaliate f. | dengiyle karşılamak |
Genel | retaliate f. | misilleme yapmak |
Genel | retaliate f. | mukabele etmek |
Genel | retaliate f. | intikamını almak |
Genel | retaliate f. | öç almak |
Genel | retaliate f. | aynını yapmak |
Genel | retaliate f. | intikam almak |
Genel | retaliate f. | misillemede bulunmak |
Genel | retaliate f. | aynı şekilde karşılık verilmek |
Genel | retaliate f. | kötülüğe kötülükle karşılık vermek |
Law | ||
Hukuk | retaliate f. | misilleme yapmak |
Military | ||
Askeri | retaliate f. | misilleme yapmak |
İngilizce | Türkçe | |
---|---|---|
General | ||
Genel | retaliate with a nuclear response f. | nükleer bir misilleme yapmak |
Phrasals | ||
Öbek Fiiller | retaliate against f. | misilleme yapmak |
Speaking | ||
Konuşma | don't retaliate expr. | adamlık sende kalsın |
Konuşma | don't retaliate expr. | insanlık sende kalsın |