| İngilizce | Türkçe | |||
|---|---|---|---|---|
| Gastronomy | ||||
| Mutfak | roast beef i. | biftek | ||
|
We all pigged out at the company Christmas party, especially on the roast beef. Şirketin Noel partisinde hepimiz tıka basa yedik, özellikle de biftekten. More Sentences |
||||
| Mutfak | roast beef i. | rozbif | ||
| Mutfak | roast beef with sauce tartare i. | rozbif sos tartar | ||
| Mutfak | roast beef with vegetables i. | sebzeli rozbif | ||
| Mutfak | roast beef i. | bir porsiyon kavrulmuş dana eti: biftek | ||
| Botanic | ||||
| Botanik | roast beef plant i. | güney ve batı avrupa ile kuzey afrika'da yetişen, mor çiçekleri ve pis kokulu yaprakları olan bir süsen | ||
| Botanik | roast beef plant i. | güney ve batı avrupa ve kuzey afrika'da yetişen mor çiçekleri ve kötü kokulu yaprakları olan bir süsen | ||
