İngilizce | Türkçe | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
Genel | rocking chair i. | sallanan sandalye | ||
Tom sat in his rocking chair, reading a novel. Tom bir roman okurken sallanan sandalyesinde oturdu. More Sentences |
||||
Genel | rocking chair i. | salıncaklı sandalye | ||
Genel | rocking chair job i. | az yoran ve çok kazandıran iş | ||
Speaking | ||||
Konuşma | my grandma likes to sit in the rocking chair expr. | babaannem sallanan sandalyede oturmayı çok sever | ||
Konuşma | my grandmother loves to sit in the rocking chair expr. | babaannem sallanan sandalyede oturmayı çok sever | ||
Furniture | ||||
Mobilya | lady's rocking chair i. | sırt kısmı düz yapılmış kolçaksız sallanan sandalye |