Geçmiş

sit with

"sit with" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 3 sonuç

	Kategori	İngilizce	Türkçe
Phrasals
1	Öbek Fiiller	sit with f.	-i uygun bulmak
2	Öbek Fiiller	sit with f.	-in hoşuna gitmek
3	Öbek Fiiller	sit with f.	ile kalmak

"sit with" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 69 sonuç

	Kategori	İngilizce	Türkçe
General
1	Genel	sit well with f.	bir şeyi uygun bulmak
2	Genel	sit well with f.	birinin hoşuna gitmek
Phrasals
3	Öbek Fiiller	sit with someone f.	biri ile kalmak
4	Öbek Fiiller	sit up with someone f.	(hasta birisine) refakat etmek
5	Öbek Fiiller	sit up with someone f.	(hasta birisinin) başında beklemek
6	Öbek Fiiller	sit with (one) f.	(birine) refakat etmek
7	Öbek Fiiller	sit with (one) f.	(birine) refakatçilik yapmak
8	Öbek Fiiller	sit with (one) f.	(birine) bakmak
9	Öbek Fiiller	sit with (one) f.	(birinin) başında durmak
10	Öbek Fiiller	sit with (one) f.	(birine) göz kulak olmak
Proverb
11	Atasözü	you can't sit in two chairs with one butt	aynı anda her yere yetişemezsin
12	Atasözü	you can't sit in two chairs with one butt	aynı anda bir çok işi yapamazsın
13	Atasözü	you can't sit in two chairs with one butt	iki şey aynı anda yapılamaz
14	Atasözü	you can't sit in two chairs with one butt	ikisinden birini seçmesi gerek
Idioms
15	Deyim	not sit comfortably (with one) f.	(birine) uymamak
16	Deyim	not sit comfortably (with one) f.	içine sinmemek
17	Deyim	not sit comfortably (with one) f.	içi rahat etmemek
18	Deyim	not sit comfortably (with one) f.	ile barışamamak
19	Deyim	not sit comfortably (with one) f.	(birinin) değer yargılarına ya da hassasiyetlerine uymamak
20	Deyim	not sit right with someone f.	aklına yatmamak
21	Deyim	sit right with someone f.	birine uygun gelmek/uymak
22	Deyim	sit well with someone f.	birine uygun gelmek/uymak
23	Deyim	not sit well with somebody f.	(tam olarak) aklına yatmamak/kafasına uymamak/kabullenmemek
24	Deyim	not sit comfortably (with one) f.	(birine) kabul edilebilir gelmemek
25	Deyim	not sit comfortably (with one) f.	(birine) uygun gelmemek
26	Deyim	not sit comfortably (with one) f.	(birinin) aklına yatmamak
27	Deyim	not sit comfortably (with one) f.	(birinin) kafasına uymamak
28	Deyim	sit comfortably (with something) f.	(birine) uymak
29	Deyim	sit comfortably (with something) f.	(birinin) içine sinmek
30	Deyim	sit comfortably (with something) f.	(birinin) içi rahat etmek
31	Deyim	sit comfortably (with something) f.	(birine) doğru gelmek
32	Deyim	sit comfortably (with something) f.	(birine) doğal gelmek
33	Deyim	sit comfortably (with something) f.	(birine) uygun gelmek
34	Deyim	sit comfortably (with something) f.	(birinin) aklına yatmak
35	Deyim	sit comfortably (with something) f.	(birinin) kafasına uymak
36	Deyim	sit easily (with something) f.	(birine) uymak
37	Deyim	sit easily (with something) f.	(birinin) içine sinmek
38	Deyim	sit easily (with something) f.	(birinin) içi rahat etmek
39	Deyim	sit easily (with something) f.	(birine) doğru gelmek
40	Deyim	sit easily (with something) f.	(birine) doğal gelmek
41	Deyim	sit easily (with something) f.	(birine) uygun gelmek
42	Deyim	sit easily (with something) f.	(birinin) aklına yatmak
43	Deyim	sit easily (with something) f.	(birinin) kafasına uymak
44	Deyim	sit well (with something) f.	(birine) uymak
45	Deyim	sit well (with something) f.	(birinin) içine sinmek
46	Deyim	sit well (with something) f.	(birinin) içi rahat etmek
47	Deyim	sit well (with something) f.	(birine) doğru gelmek
48	Deyim	sit well (with something) f.	(birine) doğal gelmek
49	Deyim	sit well (with something) f.	(birine) uygun gelmek
50	Deyim	sit well (with something) f.	(birinin) aklına yatmak
51	Deyim	sit well (with something) f.	(birinin) kafasına uymak
52	Deyim	not sit easily (with one) f.	(birine) uymamak
53	Deyim	not sit easily (with one) f.	(birinin) içine sinmemek
54	Deyim	not sit easily (with one) f.	(birinin) içi rahat etmemek
55	Deyim	not sit easily (with one) f.	(birine) doğru gelmemek
56	Deyim	not sit easily (with one) f.	(birine) doğal gelmemek
57	Deyim	not sit easily (with one) f.	(birine) uygun gelmemek
58	Deyim	not sit easily (with one) f.	(birinin) aklına yatmamak
59	Deyim	not sit easily (with one) f.	(birinin) kafasına uymamak
60	Deyim	not sit easily (with one) f.	(birinin) değer yargılarına ya da hassasiyetine uymamak
61	Deyim	not sit easily (with one) f.	(birinin) değerlerine aykırı olmak
62	Deyim	sit comfortably/easily/well (with something) f.	(bir şeye) uymak
63	Deyim	sit comfortably/easily/well (with something) f.	(bir şeye) uygun gelmek
64	Deyim	sit comfortably/easily/well (with something) f.	(bir şeye) doğru gelmek
65	Deyim	not sit well (with one) f.	(birinin) tam olarak aklına yatmamak/kafasına uymamak
66	Deyim	not sit well (with one) f.	(biri) için kabul edilebilir olmamak
67	Deyim	not sit well (with one) f.	(birine) uymamak
68	Deyim	sit right with f.	aklına yatmamak
69	Deyim	sit right with f.	-e uygun gelmek/uymak