solid state - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

solid state

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


"solid state" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 4 sonuç

İngilizce Türkçe
Technical
solid state i. katı hal
solid state i. katı durum
solid state i. katıhal
Informatics
solid state i. katı durum

"solid state" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 68 sonuç

İngilizce Türkçe
General
solid state physics i. katı hal fiziği
Technical
elastic solid-like state i. esnek katı benzeri durum
solid-state component i. katı yapılı bileşen
solid state components i. katıhal bileşenleri
solid state physics i. katıların fiziği
solid state physics i. katıhal fiziği
solid state component i. katı durum bileşeni
solid-state transformations i. katı durum dönüşümleri
solid state device i. katıhal aygıtı
solid-state display devices i. katı hal gösterge cihazı
quantities and units of solid state physics i. katı hal fiziği büyüklük ve birimler
solid state photodiodes i. katı hal fotodiyotları
solid-state display device i. katı hal görüntü cihazı
solid-state bonding i. katı durum bağlanması
solid-state sintering i. katı durum sinterlemesi
solid-state fusion i. katı durum erimesi
solid-state maser i. katı hal maşeri
solid state amplifier i. katı hal yükselteci
solid-state diffusion bonding i. katı durumda yayınımlı bağlama
solid state photodiode arrays i. katı hal fotodiyot dizileri
solid-state physics i. katı durum fiziği
solid state display i. katıhal ekran
solid state memory i. katıhal bellek
plastics in solid state/form i. katı haldeki plastikler
solid-state bond i. katı durum bağı
solid-state computer i. katı yapılı bilgisayar
liquid crystal and solid-state display devices i. sıvı kristal ve katıhal gösterme cihazları
liquid crystal and solid-state display device i. sıvı kristal ve katı hal gösterge cihazı
liquid crystal and solid-state display devices i. sıvı kristal ve katı hal gösterge cihazları
liquid crystal and solid-state display devices i. sıvı kristal ve katı hal- görüntü cihazları
solid-state excitation unit i. statik ikaz ünitesi
solid-state detector i. yarıiletkenli algılayıcı
solid-state s. (katı cisim kaynaklı) elektrik/manyetik özellikleri kullanan
solid-state s. (katı cisim kaynaklı) optik özelliklerden faydalanan
solid-state s. yarı iletken cihazlar kullanan
Computer
solid state disk i. katı hal diski
solid-state device i. katıhal aygıtı
solid-state physics i. katıhal fiziği
solid-state drive i. katı hal diski
solid-state drive (ssd) i. katı hal sürücüsü
solid-state s. katıhal
Informatics
solid-state physics i. katıhal fiziği
solid-state camera i. katıhal kamerası
solid-state relay i. katıhal röle
solid-state device i. katıhal aygıtı
solid-state laser i. katıhal lazer
solid-state memory i. yarıiletken bellek
Telecom
solid-state scanning i. katı hal taraması
solid state data recorder i. katı hal veri deposu
solid-state device i. yarı iletkenli cihaz
Electric
solid state electronics i. katı hal elektroniği
Automotive
secondary air solid state relay i. ikincil hava püskürtme düzeni rölesi
solid state ignition i. katı halli ateşleme
solid state controller i. katı halli kontrolör
solid state regulator i. katı halli regülatör
solid state electronics i. katı hal elektroniği
solid state electronics i. sabit durum elektroniği
solid-state s. katı halli
Medical
solid state stability i. katı hal dayanıklılığı
Physics
solid state physics i. katı hal fiziği
solid-state physics i. katı hal fiziği
solid state chemistry i. katı hal kimyası
Chemistry
submerged and solid state fermentation i. batık ve katı faz fermentasyonu
solid-state i. katı hal
Biology
solid state fermentation i. katı faz fermantasyonu
Biochemistry
solid-state fermentation i. katı-durum fermentasyon
Engineering
solid-state s. katı malzemelerin elektriksel, manyetik veya optik özelliklerini kullanan
solid-state s. elektron tüpleri yerine yarı iletken cihazları kullanan