İngilizce | Türkçe | |
---|---|---|
General | ||
Genel | strike in f. | başlamak |
Genel | strike in f. | karışmak |
Phrasals | ||
Öbek Fiiller | strike in f. | aniden girmek |
Öbek Fiiller | strike in f. | ortadan kaybolmak |
Öbek Fiiller | strike in f. | aniden gelmek |
Öbek Fiiller | strike in f. | yarıda kesmek |
Öbek Fiiller | strike in f. | birisi başladıktan sonra ona katılmak |
Öbek Fiiller | strike in f. | sokuşturmak |
Öbek Fiiller | strike in f. | saplamak |
Archaic | ||
Eski Kullanım | strike in f. | anlaşmaya varmak |
İngilizce | Türkçe | |
---|---|---|
Phrasals | ||
Öbek Fiiller | strike in [obsolete] f. | yarışa girmek |
Öbek Fiiller | strike in with f. | uygun olmak |
Öbek Fiiller | strike in with f. | kendini uydurmak |
Öbek Fiiller | strike in [obsolete] f. | uymak |
Öbek Fiiller | strike in with f. | aynı tarafta olmak |
Öbek Fiiller | strike in [obsolete] f. | uygun olmak |
Öbek Fiiller | strike in with f. | tarafını tutmak |
Trade/Economic | ||
Ticaret/Ekonomi | stay-in strike i. | oturma grevi |