Türkçe | İngilizce | |
---|---|---|
General | ||
Genel | suçlamada bulunmak | accuse f. |
Genel | suçlamada bulunmak | imply f. |
Idioms | ||
Deyim | suçlamada bulunmak | press charges f. |
Archaic | ||
Eski Kullanım | suçlamada bulunmak | implead f. |
Türkçe | İngilizce | |
---|---|---|
General | ||
Genel | hakkında suçlamada bulunmak | charge someone with f. |
Genel | karşı suçlamada bulunmak | countercharge f. |
Phrasals | ||
Öbek Fiiller | birine karşı suçlamada bulunmak | prefer something (charges) against someone f. |
Öbek Fiiller | birşeyle ilgili suçlamada/şikayette bulunmak | lodge something against someone f. |
Öbek Fiiller | (biri) hakkında suçlamada bulunmak | slap (one) with (something) f. |
Öbek Fiiller | birine/bir şeye karşı (bir şikayette/suçlamada) bulunmak | lodge (something) against f. |
Öbek Fiiller | -e suçlamada bulunmak | lodge with f. |
Öbek Fiiller | suçlamada/şikayette bulunmak | lodge against f. |
Öbek Fiiller | karşı suçlamada bulunmak | prefer against f. |
Idioms | ||
Deyim | biri/bir şey hakkında suçlamada bulunmak | bring a charge against someone or something f. |
Deyim | (birine) karşı suçlamada bulunmak | bring a charge against (someone) f. |
Deyim | (birine) karşı bir suçlamada bulunmak | level a charge against (one) f. |
Deyim | (birine) karşı suçlamada bulunmak | prefer charges against (one) f. |