take-home - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

take-home

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


"take-home" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 3 sonuç

İngilizce Türkçe
General
take-home s. eve al
take-home s. eve götür
Colloquial
take-home i. net maaş

"take-home" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 51 sonuç

İngilizce Türkçe
General
take-home pay i. net maaş
take home messages i. bir etkinlikten veya tecrübeden öğrenilen şeyler/alınan mesajlar
take home message i. kıssadan hisse
take home message i. bu olaydan çıkarılacak ders
take home message i. buradan çıkaracağımız ders
take home message i. son/nihai söz
take home message i. sözün/lafın/sunumun özü
take-home lessons i. bir dersin sonunda öğrendiğin ve seninle birlikte bu ders devam etmese bile gelecek şeyler
take-home lessons i. okuldan öğrenilen hayat dersleri
take home f. eve almak
take home f. arkadaşını eve bırakmak
Colloquial
take home f. eve getirmek
take home f. eve biriyle/bir şeyle dönmek
take home f. eve birini/bir şey getirmek
take home f. eve dönerken beraberinde birini/bir şey getirmek
take home f. ödül kazanmak
take home f. başarı kazanmak
take home f. evine ödülle/başarıyla dönmek
take home f. evine ödül/başarı getirmek
take home f. başarıyla/ödülle dönmek
take home f. bir yarıştan/müsabakadan zaferle çıkmak
take home f. (bir bilgiyi, tavsiyeyi, talimatı) iyi değerlendirmek
take home f. (bir bilgiyi, tavsiyeyi, talimatı) dikkate almak
take home f. (bir bilgiyi, tavsiyeyi, talimatı) aklının bir köşesinde bulundurmak
take home f. (bir bilgiyi, tavsiyeyi, talimatı) göz önünde bulundurmak
take home f. (bir bilgiyi, tavsiyeyi, talimatı) aklında tutmak
take home f. (bir bilgiyi, tavsiyeyi, talimatı) ciddiye almak
take home f. (bir bilginin, tavsiyenin, talimatın) üzerinde düşünmek
take home f. (bir bilgiyi, tavsiyeyi, talimatı) göz ardı etmemek
Idioms
take-home point i. önemli nokta
take home the bacon f. eve ekmek getirmek
take home the bacon f. evin ekmeğini kazanmak
take home the bacon f. ev geçindirmek
take home the bacon f. evini geçindirmek
take home the bacon f. evin geçimini sağlamak
take home the bacon f. eve ekmek götürmek
take home the bacon f. ekmek parası kazanmak
take home the bacon f. çok başarılı olmak
take home the bacon f. zafer kazanmak
take home the bacon f. evine ödülle/başarıyla dönmek
take home the bacon f. evine ödül/başarı getirmek
take home the bacon f. başarıyla/ödülle dönmek
take home the bacon f. bir yarıştan/müsabakadan zaferle çıkmak
Trade/Economic
take-home pay i. ele geçen ücret
take-home foods i. hazır gıda maddeleri
take-home pay i. net gelir
take-home pay i. net ücret
take-home pay i. safi ücret
take-home pay i. vergi çıktıktan sonra alınan ücret
Medical
take home prescriptions (tto) i. hasta taburcu edilirken verilen ilaçlar
Education
take-home exam i. soruları evde cevaplanan sınav türü