İngilizce | Türkçe | |||
---|---|---|---|---|
Common Usage | ||||
Yaygın Kullanım | goalkeeper i. | kaleci | ||
The goalkeeper made an incredible save. Kaleci, inanılmaz bir kurtarış yaptı. More Sentences |
||||
Football | ||||
Futbol | goalkeeper | file bekçisi |
İngilizce | Türkçe | |
---|---|---|
Football | ||
Futbol | a backpass to the goalkeeper i. | kaleciye geri pas |
Futbol | be one-on-one with the goalkeeper f. | kaleciyle karşı karşıya kalmak |
Futbol | come face to face with the goalkeeper f. | kaleciyle karşı karşıya kalmak |
Futbol | one-on-one with the goalkeeper f. | kaleciyle karşı karşıya kalmak |
Futbol | beat the goalkeeper f. | kaleciyi mağlup etmek |
Futbol | send (the goalkeeper) wrong way f. | ters köşeye yatırmak |