|
Kategori |
İngilizce |
Türkçe |
|
| General |
|
| 1 |
Genel |
for this one time only s.
|
bu seferlik |
|
| Colloquial |
|
| 2 |
Konuşma Dili |
keep an eye on this one expr.
|
bir gözün bunda olsun |
|
| 3 |
Konuşma Dili |
this one is on (one) expr.
|
bu (yiyecek, içecek, sefer) birinden |
|
| 4 |
Konuşma Dili |
this one is on (one) expr.
|
bu (yiyeceği, içeceği) biri ödeyecek |
|
| 5 |
Konuşma Dili |
this one is on (one) expr.
|
bu (yiyeceğin, içeceğin) parası birinden |
|
| 6 |
Konuşma Dili |
this one is on (one) expr.
|
bu (yiyecek, içecek, sefer) biri tarafından ödenecek |
|
| 7 |
Konuşma Dili |
this one is on (one) expr.
|
bu (yiyeceği, içeceği) biri ısmarlıyor/ısmarlayacak |
|
| 8 |
Konuşma Dili |
this one is on (one) expr.
|
bu (yiyecek, içecek, sefer) biri tarafından ısmarlanacak |
|
| 9 |
Konuşma Dili |
This one is on someone expr.
|
bu (yiyecek, içecek, sefer) birinden |
|
| 10 |
Konuşma Dili |
This one is on someone expr.
|
bu (yiyeceği, içeceği) biri ödeyecek |
|
| 11 |
Konuşma Dili |
This one is on someone expr.
|
bu (yiyeceğin, içeceğin) parası birinden |
|
| 12 |
Konuşma Dili |
This one is on someone expr.
|
bu (yiyecek, içecek, sefer) biri tarafından ödenecek |
|
| 13 |
Konuşma Dili |
This one is on someone expr.
|
bu (yiyeceği, içeceği) biri ısmarlıyor/ısmarlayacak |
|
| 14 |
Konuşma Dili |
This one is on someone expr.
|
bu (yiyecek, içecek, sefer) biri tarafından ısmarlanacak |
|
| 15 |
Konuşma Dili |
this one is on expr.
|
bu (yiyecek, içecek, sefer) birinden |
|
| 16 |
Konuşma Dili |
this one is on expr.
|
bu (yiyeceği, içeceği) biri ödeyecek |
|
| 17 |
Konuşma Dili |
this one is on expr.
|
bu (yiyeceğin, içeceğin) parası birinden |
|
| 18 |
Konuşma Dili |
this one is on expr.
|
bu (yiyecek, içecek, sefer) biri tarafından ödenecek |
|
|
|
| 19 |
Konuşma Dili |
this one is on expr.
|
bu (yiyeceği, içeceği) biri ısmarlıyor/ısmarlayacak |
|
| 20 |
Konuşma Dili |
this one is on expr.
|
bu (yiyecek, içecek, sefer) biri tarafından ısmarlanacak |
|
| Speaking |
|
| 21 |
Konuşma |
I want to do this one more time expr.
|
bunu bir daha yapmak istiyorum |
|
| 22 |
Konuşma |
I knew you were the right one for this expr.
|
bu iş için doğru kişinin sen olduğunu biliyordum |
|
| 23 |
Konuşma |
I thought you might want to take a look at this one expr.
|
bunu görmek isteyeceğini düşündüm |
|
| 24 |
Konuşma |
we had one chance to make this deal expr.
|
bu anlaşmayı yapmak için tek şansımız vardı |
|
| 25 |
Konuşma |
trust me on this one expr.
|
bu konuda bana güven |
|
| 26 |
Konuşma |
I need your help on this one expr.
|
bu konuda yardımın gerek |
|
| 27 |
Konuşma |
you are the only one who can end this expr.
|
bunu sadece sen bitirebilirsin |
|
| 28 |
Konuşma |
will you look at this one? expr.
|
bir de şuna bakın hele! |
|
| 29 |
Konuşma |
not this one expr.
|
bu değil |
|
| 30 |
Konuşma |
you mean this one? expr.
|
bunu mu kastediyorsun? |
|
| 31 |
Konuşma |
this one always works expr.
|
bu her zaman işe yarar |
|
| 32 |
Konuşma |
you might have heard me tell this one before expr.
|
önceden anlattığımda duymuşsun herhalde |
|
| 33 |
Konuşma |
how about this one? expr.
|
peki ya bu? |
|
| 34 |
Konuşma |
what about this one? expr.
|
peki ya bu? |
|
| 35 |
Konuşma |
there's no way one person did all of this expr.
|
tüm bunları bir kişi yapmış olamaz |
|
| 36 |
Konuşma |
I liked this one more expr.
|
ben bunu daha çok beğendim |
|
| Computer |
|
| 37 |
Bilgisayar |
delete this one expr.
|
bunu sil |
|
