time limited - Türkçe İngilizce Sözlük

time limited

"time limited" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 6 sonuç

İngilizce Türkçe
General
limited time i. kısıtlı zaman
In view of the limited time available, perhaps we ought to have adopted the proposal unamended.
Mevcut kısıtlı zaman göz önünde bulundurulduğunda belki de teklifi değiştirmeden kabul etmeliydik.

More Sentences
time-limited s. zamanla sınırlı
A concerted time-limited effort is needed, otherwise we are still going to be talking about this in ten years' time.
Zamanla sınırlı ortak bir çabaya ihtiyaç var, aksi takdirde on yıl sonra hala bu konuyu konuşuyor olacağız.

More Sentences
limited by time i. zamanla sınırlı
time-limited project i. zaman sınırlı proje
Trade/Economic
time-limited campaigns i. zaman sınırlı kampanyalar
time-limited campaign i. zaman sınırlı kampanya