İngilizce | Türkçe | |
---|---|---|
General | ||
Genel | unthinkable s. | imkansız |
Genel | unthinkable s. | akla gelmedik |
Genel | unthinkable s. | akla gelmez |
Genel | unthinkable s. | akla hayale sığmaz |
Genel | unthinkable s. | düşünülemez |
Genel | unthinkable s. | düşünmesi bile hoş olmayan |
Genel | unthinkable s. | inanılmaz |
Genel | unthinkable s. | düşünülmez |
Genel | unthinkable s. | olanaksız |
İngilizce | Türkçe | |
---|---|---|
General | ||
Genel | the unthinkable i. | akla hayale sığmaz şey |
Genel | the unthinkable i. | düşüncesi bile kötü olan şey |
Genel | the unthinkable i. | ağza alınamaz şey |
Colloquial | ||
Konuşma Dili | do the unthinkable f. | akla hayale gelmez bir şey yapmak |
Konuşma Dili | do the unthinkable f. | asla umulmadık bir şey yapmak |
Konuşma Dili | do the unthinkable f. | aklın ucundan geçmeyecek bir şey yapmak |
Konuşma Dili | do the unthinkable f. | uç bir davranışta bulunmak |
Konuşma Dili | do the unthinkable f. | olağan dışı bir şey yapmak |
Konuşma Dili | do the unthinkable f. | akıllara zarar bir şey yapmak |