yeniden olan - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

yeniden olan



"yeniden olan" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 2 sonuç

Türkçe İngilizce
General
yeniden olan recurrent s.
yeniden olan recrudescent s.

"yeniden olan" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 28 sonuç

Türkçe İngilizce
General
boşaltılmış olan çukuru yeniden doldurmak için kullanılan malzeme backfill i.
önceki akşamdan kalmış ve sabahleyin çıra ile yeniden yakılacak olan köz birikintisi gathering coal i.
binbir musibet sonrası yeniden var olan şey phenix i.
kendine olan saygısını yeniden kazanmak regain one's self-respect f.
durmuş olan üretim faaliyetini yeniden başlatmak remobilize f.
durmuş olan üretim faaliyetini yeniden başlatmak remobilise f.
yeniden arkadaş olan affrended [obsolete] s.
Idioms
yeniden doğmuş gibi olan kişi new man [uk] i.
yeniden doğmuş gibi olan kişi a new man [uk] i.
yeniden dünyaya gelmiş gibi olan kişi new man [uk] i.
yeniden dünyaya gelmiş gibi olan kişi a new man [uk] i.
(birinin bir şeye olan) güvenini yeniden sağlamak restore someone's faith in something f.
var olan bir şeyi yeniden bulmak için zaman kaybetmek reinvent the wheel f.
(birinin bir şeye olan) güvenini yeniden sağlamak restore someone's belief in something f.
(birinin bir şeye olan) güvenini yeniden sağlamak restore someone's trust in something f.
(birinin birine/bir şeye olan) güvenini/inancını yeniden sağlamak restore (one's) belief in (someone or something) f.
(birinin birine/bir şeye olan) güvenini yeniden sağlamak restore (one's) faith in (someone or something) f.
(birinin birine/bir şeye olan) güvenini/inancını yeniden sağlamak restore (one's) trust in (someone or something) f.
-e olan güvenini yeniden sağlamak restore trust in f.
Law
suçu sabit görülüp ceza almış, genellikle bu cezanın bir kısmı hapishanede çekilmiş olan insanların, cezaları bitmeden önce, topluma yeniden katılmaya hazırlık aşamasında, kontrollü olarak hapishane dışında yaşadığı evler halfway house i.
Mining
konsantre ve artıklar arasında olup yeniden işlenecek kadar değerli minerale sahip olan bir cevher zenginleştirme ürünü middlings i.
Pathology
var olan enfeksiyon üzerine yeniden enfekte etmek superinfect f.
Biochemistry
incelenmiş olan aktif maddelerin tanınarak yeniden değerlendirilmemesi amacıyla tarama sürecindeki aktif karışım örneklerine test uygulanması dereplication i.
incelenmiş olan aktif maddelerin tanınarak yeniden değerlendirilmemesi amacıyla tarama sürecindeki aktif karışım örneklerine test uygulanması counterscreening i.
Botanic
yeniden dikilebilir olan replantable s.
Agriculture
yeniden ekip biçilen eski bir çeşit olan (tohum) heirloom s.
History
direktuvar dönemi'nde şatafatlı giyinen ve antik yunan kıyafetlerine olan ilgiyi yeniden canlandıran fransız züppeleri ve süslü hanımlarına günümüzde verilen ad merveilleux i.
Environment
geri dönüşümü güç olan maddeleri, yeniden kullanılabilir, orijinal ve çevre dostu ürünler haline dönüştürme upcycling i.