Verlauf

öfkeyle

Bedeutungen von dem Begriff "öfkeyle" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 11 Ergebniss(e)

	Kategorie	Türkisch	Englisch
General
1	General	öfkeyle	hot adv.
2	General	öfkeyle	angrily adv.
3	General	öfkeyle	in a rage adv.
4	General	öfkeyle	hotly adv.
5	General	öfkeyle	wrathfully adv.
6	General	öfkeyle	in a heat adv.
7	General	öfkeyle	in anger adv.
8	General	öfkeyle	ragingly adv.
9	General	öfkeyle	madly adv.
10	General	öfkeyle	vehemently adv.
11	General	öfkeyle	frenziedly adv.

Bedeutungen, die der Begriff "öfkeyle" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 72 Ergebniss(e)

	Kategorie	Türkisch	Englisch
General
1	General	öfkeyle saçmalama	splutter n.
2	General	öfkeyle konuşma	snarling n.
3	General	yüksek sesle ve öfkeyle yakınan kimse	whangdoodle n.
4	General	öfkeyle yapılan hareket	wrath n.
5	General	(öfkeyle) cezalandırma	wrath n.
6	General	(öfkeyle) intikam alma	wrath n.
7	General	öfkeyle konuşma	ogganition n.
8	General	öfkeyle çıkıp gitmek	storm off v.
9	General	öfkeyle parlamak	blaze v.
10	General	öfkeyle fırlamak	flounce v.
11	General	öfkeyle çıldırmak	ramp v.
12	General	öfkeyle başını çevirmek	cave [dialect] v.
13	General	öfkeyle uzaklaşmak	toss v.
14	General	öfkeyle tartışmak	ergotize v.
15	General	öfkeyle tartışmak	ergotise v.
16	General	öfkeyle vurmak	hack v.
17	General	öfkeyle saldırmak	whale v.
18	General	öfkeyle karşılık vermek	huff v.
19	General	öfkeyle hareket etmek	huff v.
20	General	öfkeyle fırlamak	huff v.
21	General	öfkeyle söylemek	huff v.
22	General	öfkeyle çağırmak	greet [obsolete] v.
23	General	öfkeyle şikayet etmek	growl v.
24	General	öfkeyle yürüyerek	flounce adv.
Phrasals
25	Phrasals	öfkeyle kalmak	draw up v.
26	Phrasals	öfkeyle içeri dalmak/girmek	steam in v.
27	Phrasals	(bir yeri) öfkeyle birbirine katmak	rage through v.
28	Phrasals	(bir yeri) öfkeyle birbirine katmak	rage through (something) v.
29	Phrasals	kızgın bir şekilde/öfkeyle çıkmak	stalk out of v.
30	Phrasals	(bir yerden) kızgın bir şekilde/öfkeyle çıkmak	stalk out of (some place) v.
31	Phrasals	(bir şeyden/bir yerden) öfkeyle/bir hışımla geçmek	steam across (something or some place) v.
32	Phrasals	(bir şeyde/bir yerde) öfkeyle/bir hışımla oradan oraya yürümek	steam across (something or some place) v.
33	Phrasals	öfkeyle/bir hışımla çıkıp gitmek	steam out v.
34	Phrasals	öfkeyle/bir hışımla oradan ayrılmak	steam out v.
35	Phrasals	öfkeyle/bir hışımla (bir şeyden/bir yerden) çıkıp gitmek	steam out of (something or some place) v.
36	Phrasals	öfkeyle/bir hışımla (bir şeyden/bir yerden) ayrılmak	steam out of (something or some place) v.
37	Phrasals	(bir yerden) öfkeyle çıkıp gitmek	storm out of (some place) v.
Proverb
38	Proverb	öfkeyle/küs uyuma	never let the sun go down on your anger
Colloquial
39	Colloquial	öfkeyle bakmak	look daggers at v.
Idioms
40	Idioms	öfkeyle söylenen sözler	high words n.
41	Idioms	hakarete öfkeyle karşılık vermemek	pocket an insult v.
42	Idioms	öfkeyle bağırıp çağırmak	bellow like a (wounded) bull v.
43	Idioms	öfkeyle kalkıp zararla oturmak	cut off your nose to spite your face v.
44	Idioms	öfkeyle kalkıp zararla oturmak	cut off one's nose to spite one's face v.
45	Idioms	öfkeyle terk etmek	shake the dust from one's feet v.
46	Idioms	öfkeyle terk etmek	shake the dust off one's feet v.
47	Idioms	öfkeyle çekip gitmek	shake the dust from one's feet v.
48	Idioms	öfkeyle çekip gitmek	shake the dust off one's feet v.
49	Idioms	öfkeyle kalmak	draw (oneself) up v.
50	Idioms	öfkeyle kalkıp zararla oturmak	bite (one's) nose off to spite (one's) face v.
51	Idioms	(bir öneriyi) öfkeyle reddetmek	balk at the idea (of something) v.
52	Idioms	öfkeyle değil üzülerek yapmak	do something more in sorrow than in anger v.
53	Idioms	öfkeyle karşı çıkmak	kick like a mule v.
54	Idioms	öfkeyle karşı çıkmak	kick like a steer v.
55	Idioms	öfkeyle birinin üstüne gitmek/yürümek	be/come down on somebody like a ton of ˈbricks v.
56	Idioms	öfkeyle bağırıp çağırmak	bellow like a (wounded) bull v.
57	Idioms	öfkeyle karşılık vermek	bristle with anger v.
58	Idioms	öfkeyle karşılık vermek	bristle with indignation v.
59	Idioms	öfkeyle karşılık vermek	bristle with rage v.
60	Idioms	öfkeyle kalkıp zararla oturmak	cut (one's) nose off to spite (one's) face v.
61	Idioms	öfkeyle kalkıp zararla oturmak	cut nose off to spite face v.
62	Idioms	öfkeyle kalkan zararla oturur	he who gets up in anger, sits down with a loss expr.
63	Idioms	öfkeyle kalkan zararla oturur	who starts up in anger sits down with a loss expr.
64	Idioms	öfkeyle değil üzülerek	more in sorrow than in anger expr.
65	Idioms	öfkeyle kalkan zararla oturur	don't cut off your nose to spite your face expr.
Archaic
66	Archaic	öfkeyle azarlamak	chode v.
67	Archaic	öfkeyle havlayan	latrant adj.
Slang
68	Slang	(birine/bir şeye) öfkeyle bağırmak	holler at (someone or something) v.
69	Slang	öfkeyle birinin üstüne gelmek/yürümek	come down on (one) like a ton of bricks v.
70	Slang	öfkeyle birinin üstüne gelmek/yürümek	come down on someone like a ton of bricks v.
Modern Slang
71	Modern Slang	öfkeyle ilgili problemler/sorunlar	anger issues n.
72	Modern Slang	öfkeyle ilgili problemler/sorunlar	anger problems n.