başarılı şekilde - Türkisch Englisch Wörterbuch
Verlauf

başarılı şekilde



Bedeutungen von dem Begriff "başarılı şekilde" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 1 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
General
başarılı şekilde good adv.

Bedeutungen, die der Begriff "başarılı şekilde" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 37 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
General
hakkında az bilinen fakat beklenmedik bir şekilde başarılı olan ya da olma ihtimali bulunan siyasi lider dark horse n.
başarılı bir şekilde gerçekleştirme carrying into action n.
başarılı bir şekilde yerine getirme carrying out n.
topluluklar arasındaki anlaşmazlıkları ustaca veya başarılı şekilde çözme diplomacy n.
başarılı olmak veya iyi bir şekilde sonuçlanmak (plan/proje vb) work out v.
bir işyerini başarılı bir şekilde idare etmek make a go of v.
başarılı şekilde bitirmek finish successfully v.
başarılı şekilde bitirmek complete successfully v.
başarılı bir şekilde bitirmek bring something to a successful conclusion v.
başarılı bir şekilde victoriously adv.
başarılı bir şekilde accomplishedly adv.
başarılı bir şekilde featly adv.
başarılı bir şekilde okay adv.
Phrasals
zorluklarla başarılı bir şekilde mücadele etmek weather out v.
Proverb
büyük ve başarılı şirketler, kuruluşlar bazen çok mütevazı bir şekilde başlar great oaks from little acorns grow v.
büyük ve başarılı şirketler, kuruluşlar bazen çok mütevazı bir şekilde başlar tall oaks from little acorns grow v.
büyük ve başarılı şirketler, kuruluşlar bazen çok mütevazı bir şekilde başlar great oaks from little acorns grow
büyük ve başarılı şirketler, kuruluşlar bazen çok mütevazı bir şekilde başlar tall oaks from little acorns grow
Colloquial
başarılı bir şekilde (yaptı/yaptılar) (he/she/they) ate expr.
Idioms
başarılı bir şekilde ilerlemek go gangbusters [us] v.
kuralları başkalarının başarılı olmasına engel olacak şekilde değiştirmek move the goal line [uk] v.
(birinin/bir şeyin) zararına olacak şekilde başarılı olmak gain ground on (someone or something) v.
başarılı bir şekilde ilerlemek go like gangbusters [us] v.
durumu birinin başarılı olacağı şekilde ayarlamak load the dice in favour of someone v.
çok başarılı bir şekilde with flying colors expr.
çok başarılı bir şekilde with bells on expr.
Computer
bellek yuvasındaki bir veriyi başarılı bir şekilde tespit etme hit n.
Automotive
abd'de üretilen ve benzinle başarılı bir şekilde çalışan ilk araba duryea n.
Zoology
bir bitki veya hayvan türünü başarılı bir şekilde yeni bir yaşam ortamına adapte etme ecesis n.
Military
lojistik kıyı harekatının başarılı bir şekilde uygulanabileceği coğrafi alan logistics over-the-shore operation area (loa) n.
düşmanın başarılı bir şekilde mayın döşemesini önlemeye yönelik alınan önlemler offensive mine countermeasures n.
Sport
tenis veya badminton topunun serviste başarılı bir şekilde karşılanması retrieve n.
(tenis veya badminton topunu) serviste başarılı bir şekilde karşılamak retrieve v.
(top) başarılı bir şekilde oynamak connect v.
Tennis
(zor bir vuruşta) topu başarılı bir şekilde karşılamak retrieve v.
Slang
çok başarılı bir şekilde yapmak eat v.
(bir şeyi) çok başarılı bir şekilde yapmak eat (something) v.