dazzle - Türkisch Englisch Wörterbuch
Verlauf

dazzle

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


Bedeutungen von dem Begriff "dazzle" im Türkisch Englisch Wörterbuch : 27 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
Common Usage
dazzle v. göz kamaştırmak
General
dazzle n. kamuflaj boyası
dazzle n. kamaştırma
dazzle n. pırıltı
dazzle n. parlak ışık
dazzle n. göz kamaştıran şey
dazzle n. hayran bırakan şey
dazzle v. gözlerini kamaştırmak
dazzle v. hayran etmek
dazzle v. göz almak
dazzle v. kamaştırmak
dazzle v. gözünü kamaştırmak
dazzle v. büyülemek
dazzle v. göz kamaştırmak
dazzle v. kamufle etmek
dazzle v. şaşırtmak
dazzle v. parlamak
dazzle v. parıldamak
dazzle v. derinden etkilemek
dazzle v. çok şaşırtmak
dazzle v. göz kamaştırmak
dazzle v. kör olmak
dazzle v. körleşmek
dazzle v. kafasını bulandırmak
dazzle v. şatafatla gözünü kör etmek
Automotive
dazzle n. göz kamaşması
dazzle n. parlak ışık

Bedeutungen, die der Begriff "dazzle" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 29 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
General
razzle-dazzle n. şamata
razzle-dazzle n. cümbüş
razzle-dazzle n. curcuna
razzle-dazzle n. alem
razzle-dazzle n. gürültü
dazzle paint n. kamuflaj boyası
dazzle [rare] n. zebra sürüsü
go on the razzle-dazzle v. alem yapmak
Colloquial
dazzle me expr. şaşırt beni
Idioms
in a dazzle expr. gözleri kamaşmış durumda
if you can't dazzle them with brilliance, baffle them with bull expr. eğer anlatacak iyi/parlak bir şeyin yoksa, palavrayla/abartıyla gözlerini boya/ikna et
if you can't dazzle them with brilliance, baffle them with bull expr. eğer anlatacak iyi/parlak bir şeyin yoksa, gargaraya getirip kandır/inandır
Technical
anti-dazzle glass n. parlamaz cam
Railway
anti-dazzle vizor n. güneşlik
Archaic
dazzle (out) v. daha çok parlamak
dazzle (out) v. çok parlak tutulmak (güneş, ay)
dazzle (down) v. daha çok parlamak
dazzle (down) v. çok parlak tutulmak (güneş, ay)
dazzle (out) v. daha çok parlamak
dazzle (out) v. çok parlak tutulmak (güneş, ay vb.)
Slang
razzle-dazzle n. karışıklık
razzle-dazzle n. karmaşıklık
razzle-dazzle n. kargaşa
razzle-dazzle n. telaş
razzle-dazzle adj. şamatalı
razzle-dazzle adj. cümbüşlü
razzle-dazzle adj. curcunalı
razzle-dazzle adj. gürültülü
British Slang
razzle-dazzle n. iyi zaman