kapanmak - Türkisch Englisch Wörterbuch
Verlauf

kapanmak



Bedeutungen von dem Begriff "kapanmak" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 41 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
General
kapanmak cicatrize v.
kapanmak hole up v.
kapanmak overcloud v.
kapanmak heal up v.
kapanmak fall v.
kapanmak fold up v.
kapanmak the close of the day v.
kapanmak lock v.
kapanmak fold v.
kapanmak hole v.
kapanmak be covered v.
kapanmak be blocked off v.
kapanmak close up v.
kapanmak cloister v.
kapanmak go into liquidation v.
kapanmak be closed v.
kapanmak veil oneself v.
kapanmak overcast v.
kapanmak be concealed v.
kapanmak be shut v.
kapanmak be suspended v.
kapanmak shut down v.
kapanmak close down v.
kapanmak shut v.
kapanmak close v.
kapanmak come to the conclusion v.
kapanmak arrive at the conclusion v.
kapanmak cicatrise v.
kapanmak heal v.
kapanmak obstipate v.
kapanmak occlude v.
kapanmak occult v.
kapanmak dit [scotland] v.
kapanmak ditt v.
kapanmak stive v.
Phrasals
kapanmak power down v.
Idioms
kapanmak be toes up v.
kapanmak cease to be v.
kapanmak come to a conclusion v.
kapanmak come to the conclusion v.
Boxing
kapanmak cover up v.

Bedeutungen, die der Begriff "kapanmak" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 118 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
General
bir yere kapanmak shut oneself away in v.
kapanmak (işyeri) close down v.
ayaklarına kapanmak go down on one's knees to v.
ayaklarına kapanmak grovel v.
çat diye kapanmak snap v.
içine kapanmak withdraw v.
ayaklarına kapanmak go down on one's knees to somebody v.
kapanmak (işyeri) close up v.
bir yere kapanmak shut oneself up in v.
görüşme amacıyla birisi ile odaya kapanmak be closeted with v.
dizlerine kapanmak grovel v.
dizlerine kapanmak fall at somebody's feet v.
devri kapanmak üzere olmak be on its way out v.
yerlere kapanmak prostrate oneself v.
ayağına kapanmak prostrate oneself before v.
birdenbire kapanmak spring v.
kapanmak (ışık/makine vb) shut off v.
ayağına kapanmak implore mercy v.
odaya kapanmak be closeted v.
içine kapanmak keep to oneself v.
kendi içine kapanmak retire into one's shell v.
kendi içine kapanmak become introverted v.
yara kapanmak (wound) to close v.
trafiğe kapanmak be pedestrianized v.
trafiğe kapanmak be pedestrianised v.
iştahı kapanmak lose one's appetite v.
hava kapanmak cloud up v.
hava kapanmak overcloud v.
hava kapanmak cloud over v.
hızla kapanmak clap v.
telefon hattı kapanmak be cut off v.
hattı kapanmak be cut off v.
kısmeti kapanmak not to be able to get married v.
kısmeti kapanmak be on the shelf v.
eve kapanmak lock oneself in the house v.
odasına kapanmak let oneself into one's room v.
odasına kapanmak lock oneself in one's room v.
(kapı vb) otomatik kapanmak swing shut v.
içine kapanmak turn in on himself/herself v.
içine kapanmak turn in upon himself/herself v.
bilinci kapanmak lose one's consciousness v.
tam kapanmak close all the way v.
içe kapanmak become introverted v.
içe kapanmak become withdrawn v.
yere kapanmak prostrate v.
gürültülü bir şekilde kapanmak go bang v.
(devre/sistem) kapanmak make v.
(uzun süreliğine) eve kapanmak hunker v.
iris gibi açılıp kapanmak iris v.
alüvyonların birikmesi sonucu kapanmak silt v.
Phrasals
(birinin önünde) yere kapanmak bow down to (someone) v.
(yara, lezyon) kapanmak close up v.
sımsıkı kapanmak close up v.
(saygı göstermek amacıyla) yere kapanmak grovel about in (something) v.
(birinin) ayağına/ayaklarına/dizlerine kapanmak fall (down) at something v.
önü kapanmak go in v.
(özür dileyerek) dizlerine/ayaklarına kapanmak grovel in (something) v.
(saygıyla, hürmetle) yerlere/yere kapanmak grovel in (something) v.
kayıp üzerine kapanmak slip over v.
geri gelip ayaklarına kapanmak crawl back to v.
geri gelip (birinin) ayaklarına kapanmak crawl back to (one) v.
ayağına kapanmak/önünde diz çökmek cringe before v.
ayağına/ayaklarına/dizlerine kapanmak fall at v.
(gözleri) kapanmak fall together v.
birinin/bir şeyin ayaklarına kapanmak grovel before someone or something v.
birinin/bir şeyin dizlerine kapanmak grovel before someone or something v.
ayaklarına kapanmak grovel before v.
dizlerine kapanmak grovel before v.
(özür dileyerek) dizlerine/ayaklarına kapanmak grovel in v.
(saygıyla, hürmetle) yerlere/yere kapanmak grovel in v.
(birinin/bir şeyin) ayağına kapanmak prostrate (oneself) before (someone or something) v.
içine kapanmak shrink up v.
'-e kapanmak withdraw into v.
içine kapanmak close up v.
kapanmak (işyeri) fold up v.
Colloquial
birahanelerin öğleden sonra kanunen kapanmak zorunda olduğu zaman dilimi holy hour [ireland] n.
iştahı kapanmak be off (one's) feed v.
iştahı kapanmak be off your food v.
iştahı kapanmak be off feed v.
çamurla kapanmak mud out v.
Idioms
(birinin) ayağına kapanmak/önünde diz çökmek cringe before (someone or something) v.
(birinin) ayağına kapanmak/önünde diz çökmek cringe before someone or something v.
dizlerine kapanmak beg on bended knee v.
dizlerine kapanmak beg on bended knee v.
(şirket için) kapanmak/işi bırakmak be put out of business v.
gülmekten yerlere kapanmak fall about the place (laughing) v.
ayağına kapanmak prostrate oneself before v.
ayaklarına kapanmak throw oneself at the feet v.
ayaklarına kapanmak go down on someone's knees v.
birinin ayaklarına kapanmak throw oneself at someone's feet v.
dizlerine kapanmak prostrate oneself before v.
dizlerine kapanmak throw oneself at the feet v.
geri gelip ayaklarına kapanmak crawl back to someone v.
içine kapanmak keep oneself to oneself v.
içine kapanmak turn in on oneself v.
içine kapanmak turn in upon oneself v.
içine kapanmak withdraw into oneself v.
(bütün dünya) ayaklarına kapanmak the world fall at one’s feet v.
(herkes) ayaklarına kapanmak the world fall at one’s feet v.
(birinin) dizlerine kapanmak kiss (one's) feet v.
(birinin) ayaklarına kapanmak kiss (one's) feet v.
(birinin) ayağına/ayaklarına/dizlerine kapanmak fall down at (one's) feet v.
ayaklarına kapanmak throw oneself at someone v.
(biri) içine kapanmak crawl into (one's) shell v.
(birinin) ayağına/ayaklarına/dizlerine kapanmak fall at (one's) feet v.
dizlerine kapanmak beg on bended knee v.
içine kapanmak keep yourself to yourself v.
iştahı kapanmak lose appetite v.
ayaklarına kapanmak throw oneself at v.
ayaklarına kapanmak throw oneself at someone's head v.
ayaklarına kapanmak throw oneself at feet v.
dizlerine kapanmak throw oneself at feet v.
birinin ayaklarına kapanmak throw yourself at somebody's feet v.
Trade/Economic
durgun kapanmak leave off flat v.
Mechanic
(dişli) yalnızca dişlerin ucu birbirine değecek şekilde yanlış kapanmak butt v.
Marine
buz örtüsü nedeniyle tekne geçişine kapanmak close v.
Religious
yüzükoyun kapanmak fall down v.
Boxing
kollarla kapanmak cover up v.