public-service - Türkisch Englisch Wörterbuch

public-service

Bedeutungen von dem Begriff "public-service" im Türkisch Englisch Wörterbuch : 2 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
General
public-service adj. kamusal
public-service adj. halka açık

Bedeutungen, die der Begriff "public-service" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 41 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
General
public service n. kamu hizmeti
The battle to defend public services is falling far short of expectations.
Kamu hizmetlerini savunmak için verilen mücadele beklentilerin çok gerisinde kalmaktadır.

More Sentences
Trade/Economic
public service n. kamu hizmeti
So what has happened to this much-vaunted autonomy to organise their own public services?
O çok övünülen kendi kamu hizmetlerini düzenleme özerkliğine ne oldu?

More Sentences
public service n. kamu hizmeti
We should pay more attention to public service and safety.
Kamu hizmeti ve güvenliğine daha fazla önem vermeliyiz.

More Sentences
Law
public service n. kamu hizmeti
In each case, specific provisions have been devoted to public service obligations.
Her bir durumda, kamu hizmeti yükümlülüklerine özel hükümler ayrılmıştır.

More Sentences
public service n. kamu hizmeti
We face growing expectations of more ambitious and high-quality public services, however.
Ancak daha iddialı ve yüksek kaliteli kamu hizmetlerine yönelik artan beklentilerle karşı karşıyayız.

More Sentences
Politics
public service n. kamu hizmeti
Public service broadcasters have a crucial role to play in the digital world.
Kamu hizmeti yayıncılarının dijital dünyada oynayacakları çok önemli bir rol vardır.

More Sentences
Telecom
public service n. kamu hizmeti
The battle to defend public services is falling far short of expectations.
Kamu hizmetlerini savunmak için verilen mücadele beklentilerin çok gerisinde kalıyor.

More Sentences
General
public service n. amme hizmeti
public service vehicle n. toplu taşıma aracı
public service corporation n. kamu hizmeti şirketi
small capacity public service vehicles n. küçük kapasiteli genel servis taşıtları
public service vehicle n. otobüs gibi kamunun ihtiyaçlarına yönelik işletilen araç
public service n. kamusal hizmet
public service n. halka hizmet
public service n. memurluk
Trade/Economic
public service n. devlet hizmeti
public-service corporation n. kamu hizmet kuruluşu
public service corporation n. kamu hizmeti şirketi
public service vehicle n. kamu ulaşım aracı
public service corporation n. kamu hizmeti gören işletmeler
public service advertising n. kamu hizmeti reklamı
Law
public service n. amme hizmeti
barred from public service adj. kamu hizmetlerinden yasaklı
Politics
public service n. devlet hizmeti
entry in public service n. devlet memuriyetine giriş
right to enter public service n. devlet hizmetlerine girme hakkı
public service corporation n. kamu hizmeti şirketi
public service concession agreements n. kamu hizmeti imtiyaz sözleşmeleri
public service charter n. kamu hizmeti sözleşmesi
public service commission n. kamu hizmeti komisyonu
public service company n. kamu hizmeti şirketi
public service concession agreement n. kamu hizmeti imtiyaz sözleşmesi
public service n. kamu görevi
Media
public service announcement (psa) n. kamu spotu
public service ad n. kamu spotu
Technical
public service vehicle n. umumi vasıta
Telecom
public service obligation n. kamu hizmeti yükümlülüğü
public service concession agreements n. kamu hizmeti imtiyaz anlaşmaları
domestic fixed public service n. yurt içi sabit kamu hizmeti
Automotive
small capacity public service vehicle n. küçük kapasiteli genel servis taşıtı
Traffic
public service vehicle n. kamu hizmeti taşıtı