Englisch | Türkisch | |||
---|---|---|---|---|
Common Usage | ||||
Common Usage | talking n. | konuşma | ||
My fear, expressed earlier, that we will not move beyond the talking stage is, unfortunately, well-founded. Daha önce ifade ettiğim konuşma aşamasının ötesine geçemeyeceğimiz yönündeki korkum ne yazık ki haklı çıkmıştır. More Sentences |
||||
General | ||||
General | talking n. | ikaz | ||
General | talking n. | sesli film | ||
General | talking n. | sesli (film) | ||
General | talking adj. | konuşan | ||
General | talking adj. | konuşkan | ||
Computer | ||||
Computer | talking expr. | konuşuyor |