acquittal - English Turkish Sentences
English Turkish
acquittal beraat kararı n.
  • We urge immediate acquittal instead of release.
  • Serbest bırakılma yerine derhal beraat kararı verilmesini talep ediyoruz.
Show More (-2)
acquittal beraat n.
  • The defence attorney did his best on behalf of Tom to secure his acquittal.
  • Savunma avukatı onun beraatini güvenceye almak için Tom adına elinden geleni yaptı.
Show More (-2)