alternate - English Turkish Sentences
English Turkish
alternate alternatif n.
  • They are being overwhelmed by alternate feelings of surprise and disappointment.
  • Alternatif şaşkınlık ve hayal kırıklığı duygularıyla boğuşuyorlar.
  • They are being overwhelmed by alternate feelings of surprise and disappointment.
  • Şaşkınlık ve hayal kırıklığı gibi alternatif duygularla boğuşuyorlar.
  • I may suggest an alternate plan?
  • Ben alternatif bir plan önerebilir miyim?
Show More (9)
alternate farklı adj.
  • There are pictures on alternate pages of the book.
  • Kitabın farklı sayfalarında resimler vardır.
Show More (-2)
alternate dönüşümlü adj.
  • A low pressure area covers all of Scandinavia with alternating wind and rain.
  • Alçak basınç alanı İskandinavya'nın tamamını dönüşümlü rüzgar ve yağmurla kaplar.
Show More (-2)
alternate değişik adj.
  • There are pictures on alternate pages of the book.
  • Kitabın değişik sayfalarında resimler var.
Show More (-2)
alternate değiştirmek v.
  • Alternate.
  • Değiştir.
Show More (-2)