|
- Now it is less than eight cents.
- Şimdi sekiz sentten daha az.
- I have worked out the cost - 10 cents per kilo.
- Maliyeti hesapladım - kilo başına 10 sent.
- The 50 cents proposed are definitely inadequate.
- Önerilen 50 sent kesinlikle yetersiz.
- The priorities were then to be converted into figures and the calculations into euros and cents.
- Öncelikler daha sonra rakamlara ve hesaplamalar da avro ve sente dönüştürülecekti.
- Can the advantages of enlargement really be expressed in euros and cents?
- Genişlemenin avantajları gerçekten avro ve sent cinsinden ifade edilebilir mi?
- Can the advantages of enlargement really be expressed in euros and cents?
- Genişlemenin avantajları gerçekten avro ve sentlerle ifade edilebilir mi?
- In Greece, there is the thousand drachma note, which is only worth 0.5 cents.
- Yunanistan'da sadece 0,5 sent değerinde olan bin drahmilik banknot vardır.
- These are priorities which, for Parliament, must now be translated into figures and calculations in euros and cents.
- Bunlar, Parlamento için artık avro ve sent cinsinden rakamlara ve hesaplamalara dönüştürülmesi gereken önceliklerdir.
- At the moment in Ireland, a permanent sheep tag costs 30 cents.
- Şu anda İrlanda'da kalıcı bir koyun küpesi 30 sente mal oluyor.
- These are priorities which, for Parliament, must now be translated into figures and calculations in euros and cents.
- Bunlar, Parlamento için artık Euro ve sent cinsinden rakamlara ve hesaplamalara dönüştürülmesi gereken önceliklerdir.
- This candy costs eighty cents.
- Bu şeker seksen senttir.
- I've lost about 80 cents.
- Yaklaşık 80 sent kaybettim.
- I don't have a cent, let alone a dollar.
- Bırakın bir doları, bir sentim bile yok.
- This doll costs only sixty cents.
- Bu bebek sadece altmış senttir.
- You gave me only fifty cents.
- Sen bana yalnızca elli sent verdin.
- Please lend me ten cents.
- Lütfen bana on sent borç ver.
- The gum's ten cents.
- Sakız on sent.
- It will cost you 45 cents.
- Size 45 sente mal olacak.
- A dollar is equal to a hundred cents.
- Bir dolar yüz sente eşittir.
- It will cost you 45 cents.
- Sana 45 sente mal olur.
- One hundred cents makes one dollar.
- Yüz sent bir dolar yapar.
- You gave me only fifty cents.
- Bana sadece 50 sent verdin.
- You gave me only fifty cents.
- Sen bana sadece elli sent verdin.
- This doll costs only sixty cents.
- Bu oyuncak bebeğin fiyatı sadece altmış sent.
- It didn't cost us a cent.
- Bize bir sente bile mal olmadı.
- You only gave me fifty cents.
- Bana sadece 50 sent verdin.
- 50 cents has filed for bankruptcy.
- 50 sent iflas etti.
- This candy costs eighty cents.
- Bu şekerin fiyatı seksen sent.
- Please lend me ten cents.
- Lütfen bana on sent ödünç ver.
- You gave me only fifty cents.
- Bana sadece elli sent verdin.
- 50 cents has filed for bankruptcy.
- 50 sent iflas başvurusunda bulundu.
- You only gave me fifty cents.
- Sen bana sadece elli sent verdin.
Show More (29)
|
