disagree with (someone or something) - English Turkish Sentences
English Turkish
disagree with (someone or something) (biriyle/bir şeyle) aynı fikirde olmamak v.
  • I am one of those who value it highly, although some may disagree with me.
  • Bazıları benimle aynı fikirde olmasa da ben bu konuya büyük önem verenlerden biriyim.
  • There are two significant points on which we disagree with the Council, however.
  • Ancak Konsey ile aynı fikirde olmadığımız iki önemli nokta var.
  • Some of my colleagues, who like me will be voting against this report, might disagree with me on that.
  • Benim gibi bu rapora karşı oy kullanacak olan bazı meslektaşlarım bu konuda benimle aynı fikirde olmayabilir.
Show More (9)